1. 601.
    +1
    Dün saraydan çıktım, yolda giderken bir adam çıktı karşıma, “ dedi ki: “Şehzadem, müjde isterim, anan dünyaya geldi’ Ben de düşündüm taşındım ,hiç böyle şey olur mu diye inanmadım, ama belki sahidir diyerek hemen elimi koluma zütürdüm, bir cevahir çıktı, o adama verdim gitti. Biraz daha yürüdüm, yine bir adam çıktı karşıma. “Oo şehzadem, müjde, is terim;” dedi, ben de, “Ne var?” diye sorunca, “Baban doğdu!” diyerek tekrar elimi öbür koltuğuma soktum, bir cevahir çıktı, onu da bu adama verdim gitti demiş. “Az gittim uz gittim, dere tepe düz gittim, sonunda bir pazara yardım, baktım ki, bir bozacağı bir çuval darı almış, bana dedi ki: “Al bu darı çuvalını da zütür dükkana.” Baktım çuval ağır, zütüremeyeceğim, param da yok bir araba tutayım, yine saldım elimi koltuğuma, bir horoz çıktı. Bozacının darısını horozun sırtına yükledim. Horozla birlikte geldik bozacının dükkanına. Baktım ki, çuvalı taşımaktan horozun sırtı yara olmuş. Biraz şeftali yaprağı ile kireç karıştırdım, horozun sırtına sürdüm. 0 gece ben de dükkanda yattım. “Sabahleyin kalktım, bir de baktım ki, horozun sırtında bostan yetişmiş. Çıkardım bıçağımı, kestim bir karpuz. Derken, bıçağım karpuzun içine düştü. Ben de bıçağı aramak için girdim karpuzun içine, baktım ki, üç tane kazan duruyor, Birinin kenarı kırık, birinin ortası delik, birinin dibi yok. Kestim horozu, kenarı kırık kazanda haşladım, ortası delik kazanda pişirdim, dibi yok kazanda da yedim,”
    ···
   tümünü göster