1. 226.
    0
    3 gün sonra sınıfın mail grubuna 4 sayfalık bir yazı döşenip “keşke”nin ne kadar taktan bir şey olduğundan bahsederek içimi döktüm. Bunun üzerine berna bir öğle arası yanıma gelip “istersen deneyebiliriz” dedi. gibtiri çektim kibar bir şekilde. Ne de olsa geçmişti bor’un pazarı, sürmeliydi eşeğini niğde’ye doğru. Reel arkadaşlarımın yüzde doksanından bir hayır göremediğimden uludağ sözlük’te sanal arkadaşlıklar kurmaya başlamıştım. Pek çok farklı karakterde, enteresan insanlar tanımaya başladım. içlerinden, ismini vermek istemediğim bir kızla çok güzel sohbetlerimiz oluyordu. Çok tatlı biriydi. Pollyanna’nın vücuda gelmiş hali gibiydi. Sanal arkadaşlığım giderek sanal aşka dönüşmüştü. Sözlükte yazdıklarımda sürekli gitgeller oluşuyordu. Şizofren gibiydim. Korktu tabii kız. istemedi beni. Artık okul bitiyordu. Ancak ben artılamıştım bile. Mezuniyet töreni ve mezuniyet balosuna katılmadım. Yüzsüz değildim. Bizim tayfanın tamamı artılamıştı. Onlarla görüşmeye devam edecektim. Diğer kimseyle vedalaşmadım. Bir gibe derman olmayan insanlardı.
    ···
   tümünü göster