1. 476.
    0
    uykuluydu, ama kaşları havaya kaldırabilecek kadar uyanık, ne olduğunu anlamaya çalışan gözlerle, yarın sabah buradan gideceksin dedi, pazar gününün gece yarısı 5'iydi ve ona şu sözleri söyledim, bir daha beni ne görecek ne duyacak ne de hissedeceksin, gitme diyemeceksin ama burada olmayacağım, kal diyemeyeceksin, ama beni göremeyeceksin, her alevinde üstüne körük ile gelen birisi olmayacak, göz altlarında ki yaşlar, ruhunu yakacak, hissizliğimi özleyecek, umarsızlığımı merak edeceksin, karanlıkların içinde ki dertleri düşünecek, acının kimlere dokunduğunu merak ediceksin..

    bana ihtiyacın yok, biliyorsun ben bir hayaletten ibaretim, dedim kıpkırmızı gözlerimin alnımı ağrıttığı saniyelerde..

    bir daha seninle yan yana gelmeyeceğiz, şimdi uyumak istiyorum.

    bir saat sonra güneş açacak, açmadan önce biraz sana sarılarak uyuyabilir miyim? dedim tüm red ediliş hikayelerimi bir tarafa bırakmışken.

    hiç bir cevap vermeden, gözleri kısık vaziyette, yatakta bana yer açtı, hayır sen bana sarılma, dedi. ben sana sarılacağım..

    sırtım dönük durum da yatağın sol tarafına geçtim, belimin altından ve üstünden sıkıca kavradı beni. 10 saat için de tanıştığı birine sarılmaya ihtiyacı olduğunu hiç düşünmemiştim, tüm gerçeklikler su üstünde kayık gibi sallanırken, geçirdiğim bu gecenin son olmaması için, inançsızlığım diriltmeye karar verdim, ve kendi kendime, bu gece son olmamalı, olmayacak, dedim.
    ···
   tümünü göster