1. 176.
    0
    tabi yaz tatili yapacak bir şey yok, ben evde (izmir) mışıl mışıl uyuyodum. peder yaşadı depremi. merak etmiştik, ulaşamamıştık da cep telefonaları kesilmişti. neyseki sabah görüşmüştük. gördüğü şeylerden dolayı kendine gelememişti uzun süre. ben de gördüm 2 yıl sonrasında. her yer o zaman dahi enkazdı. kim bilir insanlar ne sıkıntılar, zorluklar çektiler. her 17 ağustosta ve her 17 ağustos aklıma geldikçe hüzünlenirim. bir video vardı eskiden televizyonlarda sık dönerdi. adamın birinin evi yıkılmamış. almış kamerasını, balyozunu ve arabasını enkazlardan insan kurtarıyor. bir kız çocuğuyla ufak kardeşini güç bela kurtardıktan sonra o kızın son bir kez ailesine bakışı (kamerada sadece bakışı gözüküyor) beni çok etkilemişti ve aklıma geldikçe de hayatı sorgulatır. çünkü o şeyleri onbinlercesi daha yaşamıştı. depremzede bir kadının demirele karşındasındayken sövmesi, insanların yaşadığı o ani şok, binaların büyük çoğunluğunun dayanıksız oluşu... karma karışık bir şekilde sorgulamak... bir ders alınmadı. belki de en üzücü nokta bu. geçmişe yapılan bir saygısızlık gibi, ölenlere karşı kayıtsızlık duygusu.
    ···
   tümünü göster