1. 26.
    0
    bir yaz akşamıydı.ama depresyonun da verdiği ruh çöküntüsüyle
    balkonda kitap okuyor, okuduğumdan bişey anlamıyodum
    işten babam geldi.
    bugün nasıldı?
    sorularına sürekli iyidi, güneşliydi, bugün oğlakların şanslı günüydü vs.
    cevaplar verdiğim için
    günün nasıl geçti sorusunu soruyordu artık.
    o sırada o kadar doluydum ki.
    biri sen çok dertlisin dese kafamı omzuna yaslar ağlardım amk
    sorduğu soruya yanıt olarak; hep günün nasıl geçti, derslerin nasıl diye soruyosun
    biraz da başka şeylerden bahset dedim.
    demek istediğim;
    beni biraz sev baba bak 15 yaşına gelmişim bi kere içten sarıldın mı bana
    bi kere zütürdün mü beni balığa, çok şey istemeye hakkım da yok tamam ama
    bişeyler yapsaydın ya benim için.
    eyvallah aç susuz bırakmadın ama ruhum aç kaldı baba.

    olmasına karşın;
    nebiliyim kitaplardan bahset, yaşadığın bi anıyı anlat, güncel olayları konuş
    dedim.
    -E ne diyim oğlum futbol izleyelim diyorum gelmiyosun
    bi şey soruyoruz kısa kısa cevaplar veriyosun.
    ben ağlayacak oldum mu çenem kendimden büzüşür, çenemi kıpırdatırım ama konuşamam
    dişlerim sımsıkı bağlanır birbirine.
    yine öyle oldu. annemin kardeşimin babamın yanında ağlayıp kendimi rezil etmiyim diye
    kalktım odama doğru yöneldi. kapıyı tuttu
    -noldu dedi.
    bi şey yok odama gidicem
    -geç otur şuraya
    ya hayır bırak odama gidicem.

    bi kaç itişmeden sonra geçtim odama ama adımımı atar atmaz ağlamaya başladım
    noldu dedi.
    ağlıyorum ama bi şey yok gibisinden cevaplar veriyorum.
    5-10 dk başımda bekliyo ama ben susmuyorum amk.ben ki acılarla büyümüş;
    15 yaşında 20 yaşındakilere destek çıkan
    susturamıyodum amk kendimi.
    bir çocuk var 8 metrekarelik küçük bir odada.
    1.70 boyunda zayıf bir çocuk.3 yıldır depresyonda olan o çocuk.
    atmış kendini yatağa zırıl zırıl ağlıyo.
    kendimden utandım dıbına koyim. insan ağlamaktan utanır mı hiç
    hiç bi şey yaşamamışız ki pederle. yanında nasıl davranacağımı bile bilmiyorum
    bana hala noldu diye soruyo.
    ben 15 dk ağlıyorum. ağlamaya devam ederken gidiyorum ağzımı yüzümü yıkıyorum
    sümüklerimi siliyorum. başıma soğuk su tutuyorum ama bi türlü duramıyorum amk.
    45 - 60 dk ağlamışımdır.bu sırada evdekilerin hepsi şaşkın şaşkın bana bakıyo.
    babam hala neyin var diye soruyo.
    bir umut belki sarılır. geçer oğlum neyin var anlat der ama yok işte

    o sırada ben biraz duruldum. annemle konuşuyo noldu bu oğlana diye
    annem çok iyi kalpli bir insandır ama okutmamışlar amk cahil kalmış.
    şimdi ben elimden gelen her şeyi yapıyorum
    bilgisayar kurşuna teşvik ettim mesela bütün ofis programlarını öğrendi
    açık öğretim için gaz verdim bu işin ne kadar kolay olduğunu anlattım.ona da yazıldı
    işte annem de bilmiyoki halimi bir şeyler söylüyo ama. içi boş.
    o an sanki beynim küçüldü küçüldü yok oldu. ihtiyacım vardı ona ne yapmalıydım ama
    yoktu ortalıklarda. bilinçaltım devreye girdi birden. hayallerim geldi gözümün önüne
    dedim çekilin amk ben çekip gidiyorum zütüm sıkışmazsa da bir daha dönmem.
    ama o annemi her dövdüğünde yaptığğı gibi kitlemişti kapıyı.
    çaresiz geri döndüm amk.mal mal baktım duvara. yine ağlıyordum ama artık gözyaşım akmıyordu
    sessiz bir ağlayıştı bu.o gece bir havlu almıştım yanıma. neden intihar etmedim o havluyla diye düşünmüşümdür
    bir daha o cesareti de bulamadım zaten.

    ama hayat bu çevirip çevirip tekrar gibecek. ertesi gün gibe gibe kalkıp gidicektim dersaneye
    sabah erkenden kalktım. biraz da anlam yükledim hareketlerime ama benden
    başkasına anlamsız gelen anlamlar.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster