1. 201.
    0
    'abi hesabı alırmısın? bide 57 tane çay var bizim' diyerek gönlünü alıyordum adamın.
    bir yandan üzülüyordum adama.
    beni bilseydi menülerden kaldırırdı heralde sınırsız çay ibaresini.
    ama mutluydu, gülümsedi.
    çıktık ve yürümeye başladık iskeleye doğru.
    hava kararmıştı nerdeyse.
    iskeleye bırakıp bizim binlerin yanına gidecektim.
    gönderdim.
    artık oda özgür bir güvercin gibiydi.
    ama bensiz, sahipsiz..
    aç kalacağını biliyordu uçarken gökyüzünde.
    artık hakimde avukatta ben değildim.
    kendisiyle yüzleşme vaktiydi.
    gerçekleri, yaptıklarını hatırlayıp pişmanlık duyma vaktiydi.
    ' nasıl etsemde sahip olsam tekrar' diyordu içinden.
    bakışları onun yüze vurumuydu.
    hatırladığı şey benim ona ne kadar aşık olduğumdu.
    onu deli gibi seven ben vardım bir zamanlar.
    ama dedim ya bir zamanlardı o.
    o eski çocuğu istiyordu ama değildim.
    değişim evresini çoktan aşmış, kalıplara sığmaz biri olmuştum artık.
    ama bir yandanda gönlüm onu istiyordu.
    herşey elimdeydi.
    ···
   tümünü göster