1. 701.
    +9
    o konusmadan sonra ben hep maviyi dusundum.
    "acaba simdi nerede?", "acaba napıyo simdi?" gibi basit seylerdi ama dusunmesi öyle karısıktı ki
    maviyi düşünürken uyumusum gece.
    uyandım saat öğlene geliyodu.
    daha ilk günden asmıştım okulu.
    telefona baktım uğur aramış iki kere. aradım tabi uğuru
    "ne var lan?" dedim
    "lan gibik hem yemeğe davet ediyosun hem uyuyosun amk" dedi
    daha dun konustuk ama ben dusun dusun baska dunyalara gittim tabi doğal olarak da unutmustum bu yemek mevzusunu "lan nerdesiniz geldiniz mi?" diye zıpladım yataktan.
    "yok daha yeniköyden alıcam tuğçeyi" dedi.
    tuğçenin annesi ile yasıyodu babası ile ayrılmış annesi çok önceden. annesi sabah işe gidiyo ondan yarım saat sonra da tuğçe dersaneye gitmek için çıkıyodu evden. o yuzden dersaneyi asıp evde oturması size o kadar ilginc gelmesin. hani bi suru aynstayn var ya o yuzden acıklama gereği duydum amk.
    bu bana "tuğçeyi yenikoyden alcam" diyince ben istemdısı bi mallık, bilinçsiz bi umutla "ikiniz geliyosunuz di mi?" diye sordum.
    "yok amk yoldan 3-4 kişi daha toplıycaz" diye tassak geçti muallak benle.
    oysa ki benim dilim istemeden kalbimin zoruyla sorduğum bu bilinçsiz sorunun meali; "mavi de geliyo mu?" idi
    anlamadı mal. anlamaması daha iyiydi zaten. anlasa "ne işi var lan mavinin?" tarzı hem olumsuz hem de en nefret ettiğim kalıp olan soruya soruyla cevap verme mevzusuna girecekti.
    iyi oldu amk anlamadığı.
    zaten anlasa da vereceği cevabı çok iyi bildiğimi farkettim uğura bunu sorduktan saniyeler sonra.
    ne işi vardı?
    ···
   tümünü göster