1. 26.
    0
    Bölüm 2-Twitter

    Cenk servise yetişemediği için babası onu söylene söylene okula zütürüyordu. Okula geldiklerinde Cenk tek bir laf etmeden arabadan ayrıldı. Babası da hızla uzaklaştı. Okula şöyle bir baktı Cenk. “Sevmiyorum seni” deyip sınıfına doğru yürümeye başladı.

    Cenk sınıfa girdiğinde sınıfın erkekleri toplanmış bağıra bağıra halı saha maçı için kadro topluyordu. isimler havada uçuştuğu için kimim maça gidip, gitmediğini öğrenmek çok basitti. Cenk gitmiyordu. Diğer kalan tüm erkekler gidiyordu. Kadroda ekgib olduğu için başka bir sınıftan adam çağırmışlardı hatta. Cenk'i kimse davet etmezdi. Etseler de kesin yalandan annesi hasta olurdu Cenk'in. Sınıfta kimse ona selam vermemişti. Sessizce yerine oturdu. Ders zili çalmıştı. Sınıfa koştura koştura bir öğretmen gelmişti. Hayır, bu dersin hocası değildi. Sınıf öğretmeniydi. Aceleyle geldiğini göre bir ilanda bulunacaktı. “Çocuklar 3 hafta sonra üniversiteleri gezmek üzere Ankara'ya gidiyoruz. Üç gün kalacağımız için velilerden izin gerekiyor. izin formunu okulun sitesinden indirebilirsiniz. iyi dersler” deyip ayrıldı sınıftan. Herkes heyecanlanmıştı. Sınıf birbiriyle hızla konuşmaya başlamıştı. Hangi üniversiteleri gezeceklerdi? Kim kiminle oturacaktı? Ne giyeceklerdi? Kim geliyordu? Kim gelmiyordu? Bu soruların yanıtlarını aranırken Cenk ise tepkisizdi çünkü gitmeyecekti.

    Cenk okuldan eve gelince yemeğini yedi. Üstünü yatağın üzerine attı. Annesi katlayıp dolabına koydu. Bilgisayarın başına geçip, annesinin turuncu dediği Donanım Haber sitesinin başına geçti. Okul günü olduğu için pek aktif değildi. Cenk'in bir konu ilgisini çekti. Leo adlı bir kullanıcı çekilişle hoparlör dağıtıyordu fakat çekilişe katılmak için twitter'dan onu takip etmeniz gerekiyordu. Cenk'in bir twitter hesabı yoktu. Beleş mal baldan tatlıdır diyerek kendine bir twitter hesabı açtı. Sonra da çekilişe katıldı. Can sıkıntısından twitter nedir ne değildir bunu öğrendi. Birkaç ünlüyü takip etmeye başladı. Birden sınıfta kullanan var mıdır diye meraka düştü. Tüm sınıfın isimini yazıp yokladı. Birkaç kişi üyeydi. Hemen onları da takip etti. Kendisini pek takip eden yoktu. Hatta kimse takip etmiyordu. Önemsemedi. Takip edilecek biri değildi ne de olsa.

    Forumu gezerken “Facebook'da bol beğeni toplayan duvar yazılarımız ” diye bir konu gördü. Gerçekten komik laflar vardı. Özellikle içlerinden birisini çok beğendi; "Amca 80 yaşında Rusya'ya vize kalktı diye seviniyor, sanki vize kalkınca herşey kalkıyor." Hemen bunu twitter'da paylaştı. Buna gülerken babası içeriye daldı. “Oğlum hadi yat. Servise geç kalıyorsun sonra. Valla zütüremem seni yarın” dedi. Cenk itiraz etmedi. Bilgisayarını kapatıp uykuya daldı.

    Sınıfa girdiğinde yine erkekler bağırıyordu. Dün akşamki halı saha maçını tartışıyorlardı. Cenk yine sessizce yerine oturdu. Öğretmenler sırayla gelip derslerini anlattı. Öğrenciler ders aralarında yer değiştirdi, sohbet ettiler, birbiriyle şakalaştılar ama Cenk ne yer değiştirdi ne de kimseyle sohbet etti. Okuldan nefret ediyordu. Son derste öğretmen gelmemişti. Müdür sessiz olmalarını söyleyip gitmişti. Sınıf yine birbiriyle sohbet ediyordu. Cenk sıkıntan öleceğini sandığı an da Nihan onun yanına gelip oturdu. Cenk neye uğradığını şaşırdı. işin kötüsü bir hata yapmış da Nihan da onu azarlayacakmış gibi davrandı. “Cenk naber? Sen de gittin mi dünkü maça?” dedi. Cenk kızarıp bozarıp cevap verdi: “Hayır, gitmedim. Annem hastaydı.” Nihan hemen üzüldü. “Geçmiş olsun ya neyi var?” Cenk hızla yalan uydurdu: “Astım hastası. Ara sıra krizi tutuyor.” “Hadi ya geçmiş olsun tekrardan” Cenk teşekkür etti. On saniye boyunca her ikisi de sessiz durdu. Nihan sonunda “Dün beni twitter'dan takip etmişsin. Ben de oradan gördüm seni. Seni takip ediyorum. Son tweetin çok güzeldi. Bizim kızlara gösterdim. Güle güle öldüler. Onlar da seni takip ediyorlar” dedi. Cenk cevap veremeden zil çaldı. Herkes çantasını alıp hızla çıktı. Nihan da iyi akşamlar dileyip arkadaşlarıyla gitti.

    Cenk okuldan dönmüştü. Twitter hesabını kontrol etti. Gerçekten de takip ediyordu. Tam tdıbına dokuz kişi! Hem de hepsi okuldandı. Cenk mutlu oldu. Nihan gibi hem güzel hem popüler bir kızın kendisiyle konuşması da mutluluk vericiydi. Yatağa uzandı. Uzun süre aptal aptal hayallere daldı. Ne olduklarını anlatırsam Cenk beni öldürebilir. Sonra tekrar bilgisayar başına geçip, forumdaki o konuya girdi. Güzel ve komik mesajları listelemeye başladı. En güzellerinden bir kaçını daha tweetledi. Sonra da bilgisayarı kapatıp tekrardan yatağa uzandı. Suratında aptal bir gülümseme vardı. “Acaba yarın da bunun muhabbeti açılır mı?” diye düşünüyordu. “Nihan'ı facebook'tan eklesem mi?” diye tereddüt içinde kaldı. Sonra gülüp uyumaya çalıştı.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster