1. 351.
    0
    günaydın köşe. bugün yine bunalımlardayım. çalışmak istemiyorum, konuşmak, gülmek, nefes almak, her hangi bir şey yapmak zulüm geliyor bana.
    adele açtım. dinliyorum.

    içimin yanması geri geldi. midemden geliyor. tüm vücudumu sarıyor halka halka. en çok da gözlerimi. ağlamamak için zor tutuyorum kendimi.
    yazacak, söyleyecek hiçbir şeyim yok ama haykırmak istiyorum. :((((((
    hiçlik nasıl haykırılır lan? söyleyecek hiçbir sözün yokken ne konuşabilirsin?
    yaşadığın her şey bir tekrarken nasıl heyecan duyabilirsin nefes almaktan?
    bir gölge olduysan nasıl iz bırakabilirsin?
    boş biri olmadığın yalanına daha ne kadar inanmaya devam edebilirsin?

    telefonunun hiçbir zaman ngerçekten nasıl olduğunu merak eden birisi tarafından aranmayacağını bilerek nasıl taşırsın yanında?
    çok şey mi istiyorum sadece beni seven birini isteyerek? haddimi mi aşıyorum?

    dışardın mutlu görünen insanları, çiftleri merak ediyorum. aslında mutlular mı diye.
    yoksa hepsi bir yerde pes edip mutluluğu değil hayatla ilgili beklentileri göze alarak mı yaşamlarını birleştirdiler.
    içlerinden ne geçti? kimseyle paylaşamadıkları düşüncelerini duymak isterdim.
    sevdiklerinin elini tutma, sevişmek, aynı masaya oturup yemek yemek, hasta olunca ilgilenmek, çocuk yapma, ailelerle görüşmek... birlikte yapılan şeyler bir alışkanlık mı? sevgiyle yapılan bir rituel mi? (hiç sanmam amk) ya da boş vermişlik mi?

    offff offfff. o kadar yalnızım ki. kimseye gerçek yüzümü gösteremiyorum. gösterdiklerim bırakıyor, göstermediklerim de amk.
    acı veren bir durum bu anlaşılmamak.
    buraya yazıyorum. eğer bu hasretimi giderebileceğim birini bulursam bu yazı aklıma geldiği anda ona sarılıp sevdiğimi söyleyeceğim.

    allah'ın bir bildiği vardır. sorgulamak bana düşmez. ama artık canım çok sıkılıyor. artık birini istiyorum hayatımda.

    daha fazla yazamayacağım.

    son olarak... sevda'yı özledim ben. :(
    ···
   tümünü göster