1. 51.
    0
    çiftkatlı otobüsler vardı, hatırlarsınız. yeşil olurlardı ve maksimum ne kadar yavaş hareket edebiliyorlarsa o kadar yavaş hareket ederlerdi.
    o zamanlaaar sanırım yeni yeni kızılaya inmeyi öğrendiğim zamanlardı, orta sonda falanım dershaneye gidiyorum herkes gibi.
    üst kat en ön favorimdi sürekli her bindiğimde ben sürüyormuşum gibi hisseder mutlu olurdum, küçüklükten kalma bi şey işte.
    neyse üst kata çıktık çıkmasına ama inmesi çok problemdi bilirsiniz, dik küçük basamaklar ve basamaktan inmene fırsat vermeyen alt katın yolcuları.
    her zaman gitmiyormuşcasına yavaş giden otobusun ben basamaktayken hızlı gideceği tuttu, o da yetmiyormuş gibi bir de frene bastı, önümdeki kadına bir sarılışım vardı insan annesiyle yıllar sonra karşılaşsa ancak böyle sarılırdı dıbına koyıyim.
    inerkenki o utancımı unutmuyorum, bir yanım koş uzaklaş diyordu, diğer yanım cool davran herkesin başına gelebilir panik yapma diyordu.
    neticede ikisini de yapmadım paşa paşa gittim dersime girdim.
    ···
   tümünü göster