1. 26.
    0
    semiramis parmak uçlarının üzerinde durmuş dosdoğru yüzüme bakıyordu. bunu nezaketsiz buldum. başka tarafa döndüm, ama semiramis dönüp yine karşıma geçti ve dosdoğru yüzüme bakmaya devam etti. bir gazeteyi kendime siper etmeye çalıştım. ama semiramis benden daha kurnazdı: gazetemi ateşe verdi, ben de tutuşan gazeteyi attım ve semiramis yine dosdoğru yüzüme bakmaya başladı. yavaş yavaş uzaklaşarak dolabın arkasına çekilip orada kısa bir süre semiramis'in sırnaşık bakışlarından kurtulmanın keyfini sürdüm. ama bu keyif uzun sürmedi: semiramis dolaba kadar dört ayağı üzerinde süründü ve alttan bana bakmaya başladı. sabrım tükendi; kaşlarımı çatıp semiramis'in suratına bir tekme attım.

    gözlerimi açtığımda semiramis önümde dikiliyordu; suratı kan içindeydi ve ağzı yırtılmıştı, daha önce yaptığı gibi gözlerini dikmiş bana bakıyordu.
    ···
   tümünü göster