1. 4076.
    +14 -1
    giriş kapısının önünde durmuş, bana doğru gelişini izliyorum..ne diyecek acaba... ne diyebilir ki? aramızda resmi olarak hiç bir şey geçmedi.. tamam buluşmalar, görüşmeler olabilir ama, bana sitem etmesine yetecek bir silah yok elinde..ne var yani, onla da görüşmüşüm, bir başkasıyla da ve daha çok isteyen, beni kazanmış.. onun hatası..

    biraz hızlı hareket etmiş olmalı bana yetişmek için, düzensiz soluk alış-verişlerle yanıma geldi, soğuk bir gülümseme ile,

    "naber?" dedi,

    "iyi.. ayşegül..senden?"

    "iyii ben de..şey diyecektim sana.. aramızda bir sorun mu var??" diye sordu tatlı tatlı..o an "sorun sende değil bende" deyip kahkahayı patlatmak istedim ama öyle olmuyor tabi,

    "yoo... neden ki?" deyip sahte bir şekilde gülümseyip anlamamış ayağına yattım..

    "ya..ne biliyim, aslında bir şey yok gibi ama.. soğuksun sanki biraz..o yüzden şeyettim.."

    "sana öyle gelmiştir" dedim aynı fake gülümseme ve ruhsuz ses tonuyla..

    bir kaç saniye bakıştık, ayşegül ellerini bir yere koymak ister gibiydi, etrafındaki boşluktan yardım istedi..

    genellikle kızların karşısında bu duruma düşen utangaç ve gururlu hemcinslerimi hatırlayıp içimden acı acı güldüm..bir zamanlar ben de aynı durumdaydım..

    "eee?" diye soran ve o sırada sahte sahte gülümsemeye devam eden bir yüzle ayşegül e bakmaya başladım, hadi ne diyeceksen de de, gidelim artık,

    nihayet konuşmaya karar verdi,

    "şey, bir ara senle dışarı çıksak olur mu?" diye sordu temkinli ama aynı zamanda istekli bir ses tonuyla,

    "eeeıımm, pek vaktim yok bu aralar ama ya..okul, kick taks antrenmanları, ceyda filan derken, kendime bile vakit kalmıyor, bilmem ki ne ara çıkabiliriz?"

    hançeri kınından çıkarmıştım,

    "haa..ah..ceydayla.." sustu, eli koluyla "ne iş?" der gibi bir hareket yaptı,

    "ha biz, çıkıyoruz ceydayla, bir kaç haftadır * "

    ve şimdi de saplamıştım... doğru yere, doğru zamanda..

    kızın yüzü dalgalandı,
    bir anlığına burun delikleri genişleyip daraldı, utanan, ya da heyecanlanan insan refleksi.. sanırım bundan bahsetmiştim daha önce, ikili ilişkilerinizde faydalı olabilecek bir detay,

    "aa..ha..hayırlı olsun.. tamam o zaman ya, önemli değil.. önemli bir şey yoktu zaten.." deyip tuhaf jest ve mimiklerle sözlerini destekledi,
    ben ise hala fake gülüşüm ve rahatsız edici derece yapmacık olduğuna inandığım bakışlarla kızı süzüyordum,
    "tamam" dedim gülüşümü bozmadan "görüşürüz * "

    bozuk bir gülüş ve kafasını oynatmakla yetindi..

    birbirimize sırtımızı dönüp, farklı kapılara doğru yöneldiğimizde, ayşegülün artık tehdit olamayacağını biliyordum..
    ama aynı zamanda fazladan bir kalp daha kırdığımı da..
    eğer bu işlerin bir istatistiği olsaydı, o sıralar liderliğe oynardım diye düşünüyorum... aslında hiç hoşuma gitmeyen, ama kendimi yapmaktan alıkoyamadığım bir tür alışkanlık haline gelmişti bu iş,

    "bu son olsun" dedim kendi kendime konuşarak,

    "bu son olsun.."
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster