1. 101.
    0
    pişik oluyorsan... tayt kullanacaksın güzel kardeşim.Üstüne yine istersen short giy ama tayt giymezsen 10 km bigiblet sürsen taşaklarını dağıtırsın... Bu sene en uzun 204 km sürdüm ve 10 saat sürdü.. Ankaradan eskişehir, kırıkkale,tuz gölü, kızılcahamam,haymana, otobandan bolu ve çeşitli rotalarda sürekli sürüyorum.

    tee 6 sene önce başladım yokuşlarda nefesi bırak bacağım dönmezdi. azmettim eskiden yokuşun başında elime aldıysa bu sefer yokuşun ortasında almaya başladım.. Sonra zaman geçti yokuşun sonuna kadar dayanmaya başladım. Ankarada cinnah eğimi %14 tırmanmaya bşladım... Sonra Trt yokuşunu %22 eğim tırmandım.. Artık vucudum gelişti ve eğimi önemsememeye bu sefer uzun yol gitmek için kalp ritmine(nabız) dikkat etmeye başladım. Kalbimi ölçen cihaz ilk başlarda 180 lerde iken şimdi 150 le atıyor ve nabzımı kontrol etmeyi öğrendim. Böyle geliştim işte artık contador olmuştum.. Günü birlik 200 km çok rahat yapar hale geldim ama 200 km demek kolay gelsede bir motor değildim bir insandım... 200 km de bir insan 8 kilo su,karbonhidrat, protein,şeker,tuz ve daha bir çok şey yakıyor(yolun karakteristik özelliği önemli)..yediğin içtiğine dikkat etmek gerekiyor... Sezonun açılmasına az kaldı şubatın sonu geldimi contador tekrar 3 haneleri devircek...

    ve şunu seviyorum.2 teker gerçekten büyük risk herşeye açıksın senin kaportan vucudun oluyor... Saate 90 km ile yokuştan inerken rüzgarın jersey'ın içinden esip zütünden çıkması ve o an yalnızlık duygusu adamı alıp zütürüyor.. Gözlerinin önünde o hızla düşen kollarını bacaklarını asfaltta yakan(yakan diorum çünkü o hızla düşmek vucudu eritiyor) veya benim gibi arabayla çarpışan, düşüp bacağını otobüs lastiğinin altında kıran arkadaşlarım var tehlikeli bir iş dikkat edin
    ···
   tümünü göster