1. 2626.
    +4 -1
    -kos yakala onu! dedi burak aceleci bir tavirla. -kuzenini gozden kaybetme sakin! ona ihtiyacimiz olacak.. \

    fakat muhammet az once bulundugu yerden uzaklasmaya baslamisti bile. cebimde kapali vaziyette tuttugum

    telefonumu cikarip actiktan sonra kuzeni aramaya basladim. bu arada burak arkamda yerlerde birseyler ariyor

    gibi, egilmis vaziyette birseyler kurcaliyordu. -alo! kuzen! diyerek cevaplandirdi telefonu muhammet. bir an bile

    konusmama musade etmeden, soluk almadan konusuyordu adeta: -olm beni dinle! hemen cikman lazim

    buradan! \\ tam o sirada, daha ben konusmaya firsat bile bulamadan burak telefonu elimden kapti ve benmisim

    gibi konusmaya basladi: -kuzen, acilen a blogun icine gir, gordugun ilk yangin dugmesine bas! hastaneden

    cikicam, ama dedigimi yapmazsan cikamam! sadece dedimi yap! yangin alarmini calistir! yangin alarmi

    calistiktan 20 dakika sonra, devlet hastanesinin arkasindaki mezarlikta bulusalim. unutma, bir iki dakika

    icinde yangin alarmini devreye sok, sonra hemen hastaneyi terket! soru sorma! dedigimi yapmazsan

    cikamam! hadi cabuk! vakit yok! \\ bu konusmanin ardindan telefonu sert bir hareketle kapatti ve bana geri

    verdi. bir yandan hizli hizli yuruyor, diger yandan kolunu koluma takmis, beni de ittirerek hizli yurutuyordu. -

    sen ne halt ettigini saniyorsun! diye kukredim bir an. kelimenin tam anlamiyla cileden cikmistim. burak cevap

    vermiyor, sadece hizli yurumesine hiz katiyordu. ben de ses tonumu yukselterek ayni sorulari 2 kez daha

    tekrarlayinca yurumeyi birakti. -sana diyorum lan! \\ tum hatlariyla bana dondu. gozlerinden dehset

    saciyordu. -tum dikkatleri oteki binaya cekmeden, bu binaya nasil girecegini saniyorsun! sen elini kolunu

    sallaya sallaya iceri gireceksin, kapisi kiliti bir kapi, sifresiz acilmasi imkansiz bir kasa ve butun bunlari

    gozetleyen bir guvenlik gorevlisi yokmus gibi, gidip dosyayi alip geleceksin oyle mi! sen nasil bir aptalsin lan!

    \\\ bu kadar lafa elbette sadece ve sadece dosyaya ulasabilme surecimin kisalmasi icin katlaniyordum.

    elimden, onun dediklerini yapmaktan baska bir sey gelmiyordu.. tam bu sirada olanlar olmus, kulaklari

    patlatan, daha onceden de asina oldugumuz, yureklere korku salan cinsten paldir kuldur oten hastane yangin

    alarmi devreye girmisti. -kuzenimiz basardi! dedi burak. anlamsiz bakislarima mukabele olarak hafiften tipik

    alayci siritmasini takinarak ve -hadi ama, o artik benim de kuzenim sayilir, dedi. ceketinin ic cebinden bir kar

    maskesi cikardi. -bunu giy. ben telefonuna cagri attigimda iceri gireceksin. iceri girme konusunda aceleci

    davransan iyi edersin, alarmin fake oldugunu anlamalari 10 dakika ya surer, ya surmez..dua et de muhammet

    hastaneden kacmayi basarabilmis olsun... \\ diger elinde simgibi tuttugu, beze sarili cok agir bir diger seyi de

    uzatti: -sadece cok zor kaldigin durumlarda kullan. mumkun oldugu kadar kullanmamaya bak. \\ evet, artik

    bir silahim vardi. buragin butun bunlari nereden buldugunu mu, geceleyin oldurulmek uzereyken bir anda nasil

    ortaya cikip da hayatimi kurtarmasini mi, beni oldurmek uzere olan adamin yuzunu neden bir turlu gormeme

    izin vermeyisini mi, bu kadar plani daha onceden oturup tasarlayip tasarlamadigini mi daha cok merak ettigimi

    bilmiyordum, ama sanirim kuzenimin bana soylemeye calisip da bir turlu soyleyemedigi sey, su an icin

    bunlarin hepsinden daha cok kafami mesgul ediyordu..

    ---

    yazar: ingilizce am gunu yag
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster