(bkz:
intihal)
hiçbir şeyden habersiz, sırf inci liselisinin gazıyla ne uğruna olduğunu bile bilmeksizin bir adama hemen sahip çıkmak, sırf ekşi'de birileri bir şeyler yazdı diye, günahıyla sevabıyla her şeyiyle sahiplenmek, yok para toplayalım bilmem ne demek nedir amk?
siz beyinsiz misiniz? adam duygu sömürüsü yapıyor, yok 5000 dolarım ekgibti, yok elveda karıcığım bilmem ne.
bir insanın ölmesi bu hayatta en son isteyeceğim şeydir. bu düşüncelerim kesinlikle birinin ölmesini istediğim gibi algılanmasın fakat ortada bir hırsızlık var ve bunu somut delillerle kanıtlayan örnekler var, adamın makaleleri üniversite tarafından kaldırılmış siteden. kendi sitesinde birçok yazısını kaldırmış. ve hiçbir resmi dava açılmaksızın, belki de dersten bıraktığı bir öğrencisi yüzünden oraya başlığı açılır açılmaz intiharı düşünmüş. yuh amk. ulan ben 276 tane makale yazacağım ve bunu alnımın akıyla yaptığıma inanacağım da birkaç çapulcu (sen, ben işte) yok bu adam hırsız dedi diye kafama silahı dayayacağım öyle mi? öyle bir dünya yok gençler, ben okulda sunum yaparken hocalarım kullandığım resimlerin url'sini istiyor her fotoğrafın altına. benim yaptığım bir sunuma bile birisi "internetten indirilmiş, copy paste terk" desin eğer bu sunumu hakikaten internetten indirmediysem yani kendim hazırladıysam alnını karışlarım bunu diyenin. haa yok, çalıntıysa geçiştiririm ya kabul ederim ya da duygu sömürüsü yaparım amk.
şimdi kimse artistlik yapıp 5000 dolar'ı toplayalım bilmem ne demesin. bir makaleye tübitak'ın verdiği paradan haberi olan var mı? yurt dışında yayınlanan bir makale, devlet tarafından kabul gördüyse kaç para kazandırıyor yazarına bilen var mı? 5 yılda 4 makale ürettim diye kendini başarılı sayanlar var. siyasi sebeplerden dolayı ege üniversitesi'nde ordinaryus kapasitesine sahip olmasına karşın, yar doç olarak senelerce sürünen değerli hocalar var. haa bir de iki kelime ingilizce'yi bir araya getirip cümle oluşturma yoksunu prof.lar var. abartıyorsam muallakyim. tek tek isim verebilirim fakat tabii ki böyle bir şey yapmam.
çok küçük bir anektot geçeyim. 2010 yılı yazında almanya'da justus liebig üniversitesi'nde staj yapıyorum. bir tane hoca geldi ege üni.den. yani kendi hocamız. 24 saat bira içiyor adam. birahane falan diyor oralardaki kafelere falan. bir sunum yapmak için üni. tarafından gönderilmiş almanya'ya. telefon faturası hariç her şey devletten. neyse sunumu yüksek lisans öğrencisinin birine hazırlattım dedi hoca bize. tabii öğrencisi olmadığımız için rahat amk. adamda ingilizce sıfır. almanca desen zaten bitik. neyse geçti bu projektörün başına, sunumda yazanları okuyor aklınca ama telaffuz falan sıfır amk. adamın ingilizcesine gürcüler bile gülüyordu o derece yani. sonra soru sorma kısmına geçtik, tam facia zaten. orada doktora öğrencisi olarak çalışan bir arkadaşımız çıktı tercüme etti. sonra bizim hoca ingilizce cevap vermeye çalıştı o da olmadı tabi. alman hocaların yüzündeki küçümseyici ifadeyi size burada anlatamam.
peki ben bunları neden yazıyorum şimdi? dostum bu işler böyle işte, biz neden bilim üretemiyoruz sorusunun cevabı bu ve benzer vakalardır. intihal, kelimenin tam anlamıyla korsancılıktır, hırsızlıktır, emek dolandırıcılığıdır. başkalarının eserleriyle bir yerlere gelip, ünvan kazanan ve bu ünvanı paralelinde maaş alan insanların kazandığı para benim inancıma göre bin kere haramdır. haksızdır.
ben bu hocayı tanımam belki öyle bir insan değildir fakat şahsi görüşüm o yönde değil ne yazık ki. serkan inci sırf ekşi'ye muhalif olacak diye bir gazla saldırmayın olaylara. şeytanın avukatlığına savunmayın. nip/tuck'ın ilk bölümünde christian farkında olmadan bir "çocuk istismarcısı"na yardım etmenin pişmanlığını yaşıyordu. her renkli çiçeğe konmaya yeltenmeyin yani. önce öğrenin, araştırın, kafanızda tartın ahlak ibriğinizden süzün, tortuları rahatsız etmiyorsa sizi, büsbütün savunun. ama kimi savunduğunuzu, neyi savunduğunuzu bilin.
özet: duygu sömürüsünü yapan babam bile olsa bana samimi gelmez, inanmam.