1. 3126.
    +17
    o gün, hem bir gönül işini bağlama açısından faydalı bir davranışta bulunduğum için, hem de ebru havasında olduğu için çok güzel vakit geçirdim, bu kızla gerçekten çok mutluydu..ya da ona benzer bir şey..

    peki ya diğerleriyle ne işim vardı o zaman?

    ceydanın neden o kadar yaklaşmasına izin vermiştim?

    ayşegül e niye yaklaşmaya çalışıyordum?

    pff..

    dengesiz herifin tekiyim..

    umarım gene bir şeyleri devirmem.

    bu tarz akıl karışıklıkları yaşadığım dönemlerde, bir numaralı kaçış noktan olan spor, yine imdadıma yetişiyordu.. elim iyileştikten sonra kick taks antrenmanlarıma başlamıştım,

    elimde bandajlar, kum torbasına tekme tokat girişirken, havayı ve partnerimin elindeki korumalıkları yumruklarken kendimden geçiyor, hem stres atıyor hem de vücudumun dinamikliğini koruyordum..

    basketbolu taparcasına severim, ama bu da en az onun kadar keyifli bir uğraş.. hiyaaaa çattt çuttt *

    alper ve tayfasından kaçış yoktu.. gerçi ben de pek kaçmak istediğimi söyleyemem ya, çocuk ekmeğin üzerine yayılan küf popülasyonu gibi, her geçen gün daha fazla yayılıyordu etrafa, ve her yayılışıyla beraber, beni de daha çok istiyordu yanında.. artık haftanın 2-3 akşamı gerek ikimiz gerekse her seferinde yeni insan kalabalıklarıyla, farklı farklı mekanlarda eğlenmeye gider olmuştuk, bu eğlencelerin bir kısmında tolga da bana iştirak ediyor ve ebru, bu yan dal misali gelişen sosyal ağım hakkında hala tam olarak bir şeyler bilmiyordu..

    ceyda ile samimiyetimiz, son gittiğimiz barda 10-15 dakika kadar dizlerime oturmasına kadar varmış, sanki tamamen benzine bulanmış bir ortamda, sadece çakmağın yakılması kalmıştı,

    o çakmağı ise benim yakmam gerekiyordu, gürültülü müziğe rağmen bana sesini duyurmaya çalışırken, dudaklarına kulağım yerine kazayla (!) dudaklarımı zütürmem, hoplaya zıplaya dans ederken omzuna değil de beline, kalçasına sarılıvermem ya da onun sürekli kovaladığı, göz göze gelme anlarımızı bir kaç saniyeliğine daha uzatmam, bu çakmağı yakmanın pek çok yolundan sadece bir kaçıydı..

    önceleri haytalık ettiğimi düşünüp, biraz da ego tatmini meselesiyle bu yakınlaşmadan keyif almıyor değildim, ama iş gittikçe ciddileşmeye ve kontrolümden çıkmaya başlamıştı,

    şunu net olarak söyleyeyim, ebruya karşı olan ve benim hala şüpheli kategorisine sokabildiğim hislerimin, 100 de 1 ini bile beslemiyordum ceydaya karşı.. öyleyse bu samimiyet niye?
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster