1. 1.
    +1
    eve döndük, ertesi güne kadar cenaze bekleyecekti morgda, hiçbi sıkıntı yaşanmadı evraklar konusunda. eve döndüm. Annemin tüm haşmetiyle biriktirdiği acılar, ağıtlar, sabırlar... Kapıyı açmamla beraber üzerime yığıldı. Ölüm kokuyordu annemin nefesi, selman kokuyordu annemin nefesi, benim sorumsuzluğum kokuyordu. Ailemizin çürümeye yüz tutmuş eti kokuyordu, ve annemin nefesi bütün evi kaplamıştı. Bi keresinde babam ağaçlar büyürken çok yorulur demişti. Annem 1 günde küçük bi fidandan dev bi meşeye dönüştü sanki. Bir günde bi kaç saatte o kadar çok büyüdü ve o kadar çok yoruldu ki. Acılarını ölçemez oldu belliki, artık benide umursamıyor ve katil olduğumu söylüyordu. Üzerime devrilen öfkenin altından sağ çıkmam gerekiyordu benimde zaten. Üzerime devrilen öfke çoktu. Öfkenin azı çoğu nasıl olur bilmem, ne kadar olunca az oluyordu ki bu öfke? Ne kadar olunca çok? Kaç kum tanesi çok fazla ederken kaç tane eksilse az olurdu ki bu? Kaç ölüm görsem ölümsüz olurdum? Kaç kez ölümsüz olurdumda kaç kere öldüm yada. Ama altından sağ çıktığım sert fırtınalrdan birini atlatmıştım o an.
    ···
   tümünü göster