1. 2901.
    +13
    salondan çıktık, nilay koluma yapıştı, sarsıyor, yarı şaka yarı ciddi, epey şaşırmış bir halde, gülecek gibi,

    "oğluumm ne kick taksu la?? ohaa senden hiç beklemezdim?"

    niye lan?

    "neden be, nesi var spor işte"

    "ya biliyoruz öyle vurmalı kırmalı, adamların ağzı burnu kanıyordu, horoz gibi tepeleşiyorlar??"

    "ya kızım biz birbirimize girmicez her halde, antrenman yapıcaz sadece, arada da belki ufak ufak korumalıklarla ısınma maçları filan yani.. abarma"

    "valla bilmiyorum ben, çok şaşırdım sadece, sen-kick taks?"

    "nilay!..biraz daha konuşursan şehirdeki ilk antrenmanımı senin üzerinde yaparım ona göre * "

    "şehirdeki derken? yani yazın da gittin ha? vay vay adam kick takscu yaa * "

    "tamam kes kes * , hadi gidiyoruz, iyice meraklandım zaten * "

    mekana vardık, oturduk içeceklerimizi söyledik, benim elemanla bi tokalaştık, yarı kucaklaştık, hal hatır sorma-ufak ayak üstü bir sohbet..

    nihayetinde masaya yerleşip içecekler de geldikten sonra "ee?" der gibi nilaya baktım,
    bunun biraz önceki neşeli havası kaybolmuştu.

    "nilay, şekerim, bir şey konuşucaz demiştik?"

    "hımm evet..ama nerden başlasam bilemiyorum ki..zaten anlatıp anlatmamakta da tam emin değilim ya.."

    "nilayy!"

    "tamam tamam, anlatıcam * ama işte, nasıl girsem bilemiyorum"

    "sen bir yerden dene gerisi gelir, ya da ben sora sora açayım konuyu, kim hakkında öncelikle onu bir söyle bakalım?"

    "ee..senin hakkında tabi.. doğal olarak * ..sonra.. mine, serhat..ben... bir iki yabancı.. böyle yani.."

    allah allah.. mine, serhat, ben filan deyince iyice kıllandım,

    bu üç ismin, hele ki baş rolünde benim olduğum bir hikayede aynı anda ne işi vardı? * *
    ···
   tümünü göster