1. 76.
    0
    sevgili panpalarim,

    her ne kadar giblemeseniz de askerlikle ilgili bir konuyu daha gundeme getirmek istiyom.
    " (bkz: vicdani ret)" (bkz: askere gitmeyi ret etmek)
    bunu dusunurken kendimle celisip, kendime bile durust olamadigimin farkina vardim. cunku benim icin bu konu askerlikten ziyade "vicdani" bir mesele... "vicdanen rahat olmak"

    (bkz: vicdani ret di neden savunuyorum) cunku oldurmek istemiyom, kimse olsun, oldursun istemiyom. ilk yazimda oldugu gibi antimilitarist olduguma inaniyodum (hala birazcik inaniyorum)... (genelde bunun gibi seyler ama uzatirsam okumazsiniz picler)

    (bkz: vicdani ret di neden savun-mu-yorum) cunku dunyanin hem cografik hemde stratejik olarak en onemli noktalarindan biriyiz. bu nedenle dusmanimiz ve bizi sevmeyenler cok. bazilari cok guclu. askeri teknolojileri cok iyi. ekonomileri de oyle. en kotu ve aci tarafi silah teknolojilerini henuz bize karsi kullanmiyorlar. ama biz kendimize gibtigimiz silahi, silahtan cikan her bir mermiyi onlardan satin aliyoruz.
    bu ulkenin guclu ordusundan baska neyi var? lan hepimiz ret edersek gibertmezler mi bizi?

    bu yaziyi yazmadan once dusundum; simdi omrumun son anini yasiyor olsam vicdanen rahat, huzurla gozlerimi kapatabilir miydim?

    beyler :(

    bir belgeselde denkgelmistim. soyle birsey diyodu; "bir ulkeyi yok etmenin en zor yolu, silah, top, tufek, en guclu muhimmatlardir. o ulkeyi yok etmenin en etkili ve kolay yolu, insanlarini birbirine dusurmektir"

    kendi kendime sordugum soru ; yoksa vatan icin olmekten mi korkuyon yarraam? kem-kum ettim ama verdigim cevap, yine kendimi tatmin etmedi.

    not: kiymetli panpalarim, kimseye herhangi bir durumu manupile etmeye calismiyorum. hissettiklerimi ve dusunduklerimi paylastim. konuyu baska yere getirecek piclerin dalagini gibeyim.
    ···
   tümünü göster