0
cadı (i̇ngilizce witch) birçok dinde ve mitolojide doğaüstü güçleri olduğuna inanılan insanlardır. cadılar erkek ya da dişi olabilirler. cadılık günümüzde bir din olarak kabul görmeye başlamış ve adına ingilizce witchcraft adı verilmiştir. witchcraft aynı zamanda cadılık sanatını uygulayan insanların bağlı olduğu dini vurgulamaktadır. esasında şaman dininin daha modernize ve sistamatize edilmiş şekli olarak görülebilir. eski yunancada witch tedavi eden iyleştiren, şifa veren insan anldıbına gelmektedir.
günümüzde
günümüzde cadılık sanatıyla uğraşan pekçok insan yaşamaktadır. cadılar hayatta ne yaparsan 3 katıyla sana döner inancını paylaşırlar. eğer bir kötülük yapıcaksan 3 misli sana dönecektir, eğer iylik yaparsan aynı şekilde 3 katı sana dönücektir inancını paylaşırlar. bundan dolayı cadılar asla kötü birşey yapmak ya da zarar vermek istemezler, bilirlerki yaptıkları kötülük fazlasıyla kendilerine dönecektir.
cadılık dünyada
cadılık dünyanın pek çok ülkesinde farklı adlar ve şekillerde uygulanabilmektedir. macumba afrika büyüsüdür, buna karşılık haiti adalarında bu büyücülük sanatına verilen ismi voodoo'dur. cadılar dünyadaki bütün din ve inanışların hepsine önem verir onların büyüsel uygulamalarını kullanırlar.
gerald gardner
gerald gardner'ın 1954 yılında kurduğu cadılık sanatı en meşhur olanlarından biridir. gerald gardner antropolojist, occultist( gizli ilimlerle uğraşan )ve yazardır. kendi kurduğu tarikatın bugün halen takipçileri mevcuttur.
türkçede
cadı, dilimize farsça'dan gelmiş bir sözcük olup; ilk anlamı "geceleri dolaşarak insanlara kötülük ettiğine inanılan hortlak"dır (tdk). i̇kinci anlamı ise, "kötülük yaparak başkalarına zarar veren kadın" anldıbını taşır. eski dilde güzel gözlü kadın manasına da gelen cadı; günümüzde 15. yüzyılda avrupa'daki bakış açısına göre genellikle süpürgesi üzerinde uçarak gezinen, büyücü bir kadını temsil eder. harry potter gibi öykülerde de görülebildiği üzere erkekler de cadı olabilmektedir.
afrika'dan, avrupa'ya; hindistan'dan, orta doğu'ya; dünyanın dört bir yanında büyücülerin veyahutta cadıların kültürlerde mevcut olduğunu görebiliriz.
eğer ki; cadı kelimesini, süpürge ile gezinen, kafasında siyah bir sombrero'yu andıran şapka ile dolaşan, büyüler yapan insanlar olarak incelemek istersek; bu inanış 15 ila 17'inci yüzyıl arasında avrupa'da yaşayan kendilerini cadı olarak ilan eden; dul kadınları temsil eder.
realistik olarak incelemek istersek; dul kadınların 15. ila 17. yüzyıl arasındaki zor yaşam koşulları altında yaşayabilmesi için yaptıkları zoraki bir meslektir. varolmasının ana sebebi de ekonomikseldir. 18. yüzyılın ortası itibariyle cadıların yerini falcılar almıştır.
19. yüzyılın ortalarında; edebiyat'ın başlıca karakterleri arasına giren cadı; halen günümüzde popülerliğini korumaktadır.
halkı sindirmeye çalışan bağnaz krallıklar kelimeyi anldıbının aksi yönünde kullanarak , bilimi ve adaleti savunan insanları suçlayıp sindirmek için kullanmış ve sembolleştirmiştir. bu sembolun halk üzerinde oluşturduğu dini etkiden yararlanılmış ve aykırıların toplumdan ayıklanması için kullanılmıstır. avrupada binlerce insan cadılık ve benzeri şuçlardan diri diri yakılmıştır .
galileo gibi aydınlanma çağının bircok bilim adamı ve sanatçısı engizisyon mahkemelerinde suçlanmış ve görüşlerini inkara zorlanmıştır.
cadı ile büyücülüğün arasındaki farklar ve i̇slam dininin cadılığa bakış açısı
her büyücü kadın bir cadı değildir fakat bir cadı, mükemmel bir sihir uzmanıdır. i̇slam dininde belirtilmiş dört tür sihir çeşidi vardır. büyücülük sadece c şıkkını kullanırken, cadılık ise bunlardan b ve c şıklından (özellikle b şıkkından) insanlara kötülük etmek amacıyla yararlanır.
a) keldanilerin sihri: bunlar yıldızlara taparlar, kainatı idare edenlerin yıldızlar olduğunu, hayır ve şerrin onlardan geldiğini. semavi güçlerin yerdeki güçlerle birleşmesi sonucu mucizeler meydana geldiğini söylerler. bunları irşad için allah (c.c.) i̇brahim (a.s.)’ ı gönderdi. bunlar da kendi aralarında üç sınıf idiler;
1-) eflak ve yıldızların ebedi olduğunu söyleyenler ki; onlara “sabie” denilir.
2-) eflak’ın uluhiyyetine inanırlar. bunlar her felek için yerde bir put yapmış ve ona hizmet etmiş putperestlerdir.
3-) eflak’ı ve yıldızları yaratan birisi olduğunu ve bunun onlara yeryüzünü idare etme hakkını verdiğini söyleyenler. bunlar yıldızları aracı kabul ederlerdi.
b) ruh gücüne dayanılarak orataya konan sihir: buna göre insan ruhu tasfiye ile icat etme, öldürme, bünye ve şekilde değişiklik yapma gücüne ulaşır.
c) ruhani varlıklardan faydalanılarak yapılan sihir: bu da muska yapmak ve cinleri kullanmak gibi şekillerde uygulanır.
d) göz boyamak şeklinde yapılan sihirdir. bu da hokkabazlık, el çabukluğu ve benzeri davranışlardır.
i̇slam alimleri, yukarda açıklanan a maddesinde yer alanlan kişilerin inançları açısından kafir olduklarını belirtmişlerdir. fakat i̇slam alimlerince, cadılık gibi bir konu üstünde durulduğunda eğer, konu kendini kötülüğe adamaksa; inanç olarak zaten bir kişi herhangi bir madde ya da koşula bağlı olmadan kafirdir.
Tümünü Göster