1. 1026.
    +37 -1
    bu gecenin son iki partı olsun arkadaşlar,

    http://fizy.com/tr#s/124hlk

    gece, ummadığım şekilde rahat geçmişti..elbette beni rahatsız eden bir takım noktalar kalmıştı içimde ama ben çok daha kötüsüne hazırdım, bu şekilde kurtarmak hoşuma bile gitmişti.

    elemanlardan 2 si başka yönlere dağıldı, biri elif i evine bırakacak, merve ile mine aynı yurttalarmış, onları da ben ve zerzevat bırakıcaz, sonra o nereye giderse gitsin aq bana ne..

    bölünürken vedalaştık, herkesin ortak dileği ve temennisi (ki bence tamamen zorlama ve yalan) bir daha görüşmekten, hatta daha kalabalık olmaktan yana..ne var aq sanki kervan mı basıcaz? daha kalabalık olsan ne, az olsan ne..

    mine'lerin yurda doğru ilerlerken, biz biraz önden gidiyoruz yine (uçaraktan..ikimizde çok hızlı yürüyoruz malum). bu sordu usulca,

    "nasıl çocuklar?" bu sevimli sorucuk ve "lütfen kötülmee" diye yalvaran tatlı bakışlar karşısında zaten kötü bir cevap veremezdim,

    "iyiler ya, fatih filan..necati epey artist"

    -"öyledir o * "

    -"merve, elif, hoş kızlar onlar da, zaten senin çevrenin kötü olmasını bekleyemezdi ;)"

    -"hımm..şimdi bu, iltifat mıı? yoksa ince bir ayar mı var acabaa * "

    -"ikisi de değil, olanı söylüyorum bitanem..senin iltifatlara ihtiyacın yok * "

    burnuma tıklayıp,
    -"çok fenasın sen * "

    kızları yurda bıraktık, bu sefer mineyi ben öptüm, geçen sefer beni öptüğü yerden..tam yanağıyla dudağının birleştiği, o küçük çukurun, kavisin olduğu, et tatlı yerden..bakalım bana yaptığın sana yapılınca nasıl oluyormuş küçük hanım *

    beklediğim etkiyi almıştım, burun delikleri bir an genişleyip daralmış..yüzüne "obaa ne oluyoz yeauw" tarzı bir şaşkın gülümseme gelmiş, gözleri daha parlamıştı.. yanakları, soğuğun etkisinden farklı bir tonla pembeleşirken, bu genel konuşup,

    "ee.. hadi size iyi geceler çocuklar" deyip, merveyle omuz omuza girerek ve kesinlikle duyabileceğimiz kıkırtılarla yurdun kapısından geçip içeride gözden kayboldular..

    derin bir nefes alıp içimden kendime aferin çektim... aferin oğlum! işte böyle..

    arkamı döndüm, hıyar fatih beni bekliyor,

    "gidelim mi abi?" dedi..yok fatih, sen gazete mazete ne bulursan getir, serelim şuraya, burada yatıcaz bu gece..e tabi sen beni tanımıyorsun, ben devamlı böyle takılıyorum, kolay mı mine yi elde tutmak?... gidicez tabi dıbına koduğumun...

    "gidelim" dedim..

    bu salak bir iki şey daha sordu, kısa cevaplarla geçiştirdim. pek fazla konuşmadım, 5 dakika sonra da , evi varmış, o yöne doğru ayrıldı benden, öylesine bir vedalaştık..

    fatih, tamam zararsız filandı ama, dediğim gibi, her an bir mallık yapabilitesi var..her an için patlamaya hazır bir bomba gibi yani,

    dikkat çekmek, cool olmak, ortama girmek için ummadığınız her türlü absürdlüğü bekleyebileceğiniz bir tip..dikkat çekicem diye adam bile öldürür lan böyle mallar..

    neyse..

    niye coştuysam bu kadar, gece gece..

    velhasıl kelam, sosyolojik dojazı yüksek bu gecenin ardından nihayet yurduma dönmüş, yeni odamda, tolgayla ışıkları söndürüp sabaha kadar kritiğimizi yapmıştık.

    tipleri de aynen size tarif ettiğim gibi (tabi o zaman daha ayrıntılı şekilde) anlattım buna da, bütün gece deliler gibi güle uluya bir hal olduk aq..

    "aga elifi bana yapalım madem" dedi puştluk olsun diye,

    ben de "yok lan senin ki belli olm, sen rahat ol dedim" küfrü bastı, ben de yine kahkahayı tabi..

    özetle..evet güzel bir geceydi, ama,

    yarın gene okul var..yine görmek istemediğim suratları görmek var,görmek istediklerini görememek var... dııırıııtt dııırıııtt lanet olsun bu hayat,lanet olsun bu sevgim..
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster