1. 51.
    0
    [ soundtrack: http://youtu.be/gvlny8cdliy ]

    şortumu hızla indirirken aç mesudun gözlerideki alevi bir kez daha gördüm. "gibtir gitlan" bakışı attım mesuda. Ne kadar tutabilirdi bu mesudu bilemiyordum ama sıra bendeydi dostum. Bu herifin ağzını iyi bir şekilde bağlayacaktım. iki elimle onun kalçalarını hafifçe araladım. zütünde baksırın pamukları birikmişti ama tek elimle yapacağım bir hamle ile gönderebildim o pamukları. kıyamadım. yaklaşıp ufak bir üflemeyle havaya uçurduk pamukçuğu. uçtu, uçtu ve burağımın beyaz kalçalarına konu verdi. elimle ittirip onun güzel zütesine konsanstre oldum. tekrar ayırdım ikiye. ve kilodumu indirdim. kilodumda hafif kan vardı. zütçü mesuda sinirli bir bakış atıp gibimi işaret ettim. mesajı almış olacak ki hemen ıslatmaya başladı yumuşak diliyle. bu sefer mesut işini iyi öğrenmiş olmalı ki özel sektör işçisi gibi başarılı çalışıyordu. memur değil, iş yapan adam istiyordum. adını zütçü mesut'tan alan bir adam değil, kaslı mesuttan almak istiyordum. mesut 2-3 dakikalık performans şovundan sonra burağın kalçasını araladım tekrardan. burak tepinmeye başlamıştı bile. ama mesut başarısızlığını telafi edecektiki sıkıca tuttu burağı. işte gelmiştim şimdi kostantinapolisin kapısına. bizanstın olum sen burak. Fakat ben nice haremlerim zütümde eritecektim. bu zütün hesabı sorulacak şimdi ey burak ! Ve dayamaya başladım eyçoftaki keçi başlı balyozumu. 2-3 hit yaptım. yemedi it oğlu. Neyi yakalayamıyordum ben neresinde durmalıydım bu kapının. sırrı bulmuştum. ağzımda hafif bir tükürük biriktirdi ve onun o daracık mağarasının üstüne konduru verdim. şimdi orada beni bekleyen bir göl vardı. şimdi o göle girme vakti gelmişti...
    ···
   tümünü göster