1. 176.
    0
    aşkımı arındırdığım satırların
    imla hatalarına sıkışıyordum, gözlerinin rengini anlatma telaşıyla..
    tüm şehir bana bakıyordu sanki, adımlarımı sana yönelttikçe..

    kendimi senin ellerinden mülteci gibi hissetmek
    ve yasaklanması adının kendimce,
    ezan sesine hasret kalmaya benziyordu..

    üstelik "hadi beni anla" diye avaz avaz susarken ben
    hiçbir zaman üstüne alınmadığın sessizliklerim vardı..

    ruhunu kendi bedenime giydirdiğim zamanlar da,
    binbir soruya boğardım seni..
    neden sevilmezdim ben ?
    yada sevmen için bir sebep var mıydı ?
    sevilmek daha mı zordu sevmekten ?
    beklesem döner miydin ?
    gitsem özler miydin ?
    çağırsam gelir miydin ?
    konuşsam duyar mıydın ?

    kurduğum labirentlerin içerinde kaybolmak, başkasının oyunun da yenilmekten daha fazla yıkıyordu beni..
    kendi silahımla vuruyordum kendimi..
    kilitlediğim kapıların anahtarlarını karıştırmak çok aptal hissettiriyordu..

    herşeye rağmen kalabilmek "gurursuzluk muydu" ?
    peki gurur öldürür müydü aşkı ?
    şimdi ben daha iradeli durabilsem mesela,
    duruyormuş gibi yapsam
    biter miydi ?
    "sevmek" bu kadar basit miydi ?

    ki ben secdeye yatırırdım şeytanları uğruna,
    ki kopsa kıyamet sana ihanet edemezdi yüreğim..
    ki ateş olsan eritsen beni, çıkana kadar canım bırakmazdım ellerini !!

    vazgeçmek daha gurursuzca olmazmıydı peki ?
    gitmek senden, yada azad etmek bende ki seni,
    korkaklık değil miydi ?
    acizliğe meydan okumak varken seninle,
    sensizliğe boyun eğmek, ayrılığın kölesi etmez miydi beni ?

    ki ben ölüm olsan, bugün diktirirdim kefenimi,
    hayat demişken sana
    nefesimi tutmak
    kahretmez miydi geçmişi
    ···
   tümünü göster