yeni tanıştığım bir kızla

bazen dönüp, dudaklarımı öpüyor, belimden beni kendine çekiyor. bazen durup gözlerimin içine bakıyuor "sen nasıl birisisin!" diyerek sitem ediyordu o anda bizim haricimizdeki her şeye.
"hep benimle olacak mısın?" diye sordu yakınır gibi
"bu bizim elimizde" dedim. eğer bus enin elinde veya başka erkekler gibi değilim desem yanmıştık hatta sıçmıştık.
"bizim?"
"bizim ama sen ve benim değil!" dedim bastıra bastıra.
"bu hoşuma gitti. hatta seninle ilgili olan her şey hoşuma gitti!" dedi
"karşılıklı olduğunu bilesin. ben kimseyi kusturmamıştım biliyor musun önceden" diyerek araya espri koyduğum an öylesine gülmeye başladı ki. vücudu gülerken bir anda üzerime çıktı kendi kendine sürtünmeye başladı.
"o da beni üzer mi?" diye sordu
"o değil ben varım karşında" dedim
"ciddiyet bu kadar yeter. bunu aldıktan sonra gitmeyeceksin değil mi?" diye geri çevirdi
bende biraz şaka olsun diyerekten "onu da yanımda zütürürüm" dedim
bir tane tokat yedim suratıma. ama ilk defa bir tokat canımı acıtmadı. o da belki de attığı tokatların en sevimlisi olduğunu biliyordu.