1. 1376.
    0
    #241

    donup kalma deyimini o an yaşadım hayatımda ilk defa. hani kilitlendi beyin, durdu sistemler bir an için. sonra geldim kendime, yavaşça döndüğümde arkama kulağımın beni yanıltmadığını gördüm, deniz tam karşımda o mükemmel gülümsemesiyle karşımda oturuyordu.

    -sende hala aynı gülümsüyorsun dedim refleks olarak.

    ben öyle diyince tekrar gülümsedi, kahvesini aldı masaya geldi.

    -oturabilir miyim diye sordu.
    -tabi ki dedim.
    -birini beklemiyorsan gidebilirim dedi.
    -yok karnım acıktı yemek yemeye geldim dedim o da oturdu o arada.
    -nasılsın diye sordu bana içten bir şekilde.
    -iyiyim sağol, sen nasılsın dedim ben hala biraz şokun etkisinde.
    -iyiyim bende dedi.
    -ne işin var buralarda, isviçredesin sanıyordum dedim.
    -yok 2 aydır ankaradayım, işle ilgili meseleler dedi geçiştirerek.
    -izmire de geldin sanırım dedim.
    -evet dedi gözlerindeki kederi saklamayarak.

    o arada garson yemeğimi getirdi, deniz bir kahve daha söyledi kendisine sonra konuşmaya devam ettik.

    -ee senin ne işin var ankarada diye sordu deniz, izmire taşındığını duydum sevgilinle dedi gülümseyerek ama bu sefer o kadar da içten değildi.

    o öyle diyince tıkanıyordum neredeyse amk, sanki o'nu aldatmış gibi hissetim bir an için.

    -tezimi teslim etmeye geldim, anca mezun oluyorum malum tembellik dedim gülerek.
    -biliyorum dedi gülümseyerek o da.

    ondan sonrası havadan sudan muhabbetlerle geçti, ertesi gün bir şeyler yapmak için sözleştik ben otele gittim, annemi ve duruyu aradıktan sonra kaan'a mail attım can abiyi aradım durumu anlattım ne tak yiyeceğimi sordum o da bilmiyorum dedi ne yapmak istediğimi sorduğunda benim de verdiğim cevap bilmiyorumdu...
    ···
   tümünü göster