1. 26.
    0
    @24
    Zübeyde Hanım: “Paşa Hazretleri beni Kulübü’ne emanet etti... ”

    Mustafa Kemal Paşa’nın Samsun’a çıkışından günler sonraydı...
    Zübeyde Hanımefendi’nin Beşiktaş Akaretler Caddesindeki evinin kapısını iki genç hanımefendi çaldı. Kapıyı Zübeyde Hanım açtı. Onları görünce sevinçle içeri buyur etti.
    Bu iki genç hanıma kendi eliyle pişirdiği kahveleri ikram ederken ilk sözü, misafirlerinden daha yaşlı olanı aldı:
    “Ziyaretimize hem sizin ellerinizi öpmek, hem de bir ihtiyacınız olup olmadığını sormak için geldik” dedi.
    Zübeyde Hanım teşekkürle şu cevabı verdi:
    “Paşa Hazretleri Anadolu’ya gittikten sonra sağolsunlar komşumuz Beşiktaşlılar hergün kapımı çalarak – Valide Hanım bir arzunuz, bizlere bir emriniz var mı?- diye sordular. Bana Paşa Hazretleri’ni hatırlatıyorlar. Onları çok seviyorum. iyi ki Selanik’ten doğruca buraya gelmişim. Paşa Hazretleri her zaman olduğu gibi bu defada cepheye giderken beni kulübüne emanet etti.”
    Zübeyde Hanımefendi’nin iki misafirinden büyük olanı Muallime Şekibe Hanım’dı. Eşi Kurmay Albay Galatalı Şevket Bey tutukluydu. Zübeyde Hanım’ın ikinci misafiri Şekibe Hanım’ın kızkardeşi Muallime Adile Hanım’dı. Şekibe Hanım, Kandilli Kız Lisesi’nde Biyoloji muallimesi, kardeşi Adile Hanım ise Kumkapı ilkokulu’nun müdiresiydi. Adile Hanım’ın eşi de, Zübeyde Hanım’ın çok sevdiği Yüzbaşı Necati Bey idi. Bu sırada Necati Bey, Milli Mücadele için Anadolu’ya kaçmıştı. Zübeyde Hanım’ın gözlerinin önüne Selanik’ten kaçışı geldi. Necati Yüzbaşı, Zübeyde Hanım’ı lokomotifin kömürleri arasına saklayarak kışta kıyamette getirmişti.
    ···
   tümünü göster