0
@1 üşenmeden oku panpa
muhafazid’in kişisel çıkarları için yazdığı ayetlerin en önemlilerinden biri de, ahzab suresindedir:
"ey peygamber! mehirlerini verdiğin hanımlarını, allah’ın sana ganimet olarak verdiği cariyelerini, amcanın, halanın, dayının, teyzenin seninle beraber göç eden kızlarını sana helal kıldık. bir de peygamber kendisiyle evlenmek istediği taktirde, kendisini peygambere hibe eden mümin kadını, diğer müminlere degil, sirf sana mahsus olmak üzere helal kıldık." (ahzab suresi,50.ayet)
muhafazid, bu ayetle hem kendisine sınırsız kadınla evlenme hakki vermiş, hem de yine diğer müslümanlara zorunlu kılınan "başlık verme" usulünden kendisini muaf tutmuştur. bir tanrı neden peygambere sınırsız sayıda kadını helal kılmaktadır? amacı ne olabilir? kaldı ki peygamber herhangi bir insan değildir. iyi ahlak timsalidir, insanlara örnek olan kişidir. islam bu konuda oldukça komik cevaplar verir...
muhafazid'in evine gelip uzun süre gitmeyen misafirleri
islam kaynaklarından öğrendiğimiz başka bir olay, muhafazid’in ayet yazarken ne kadar keyfi davrandığına iyi bir örnektir. muhafazid, evine gelip uzun süre gitmeyen misafirlerden rahatsız oluyor, ancak -peygamberliğine yakıştıramadığından olsa gerek- hiç kimseye bir şey söyleyemiyordu. bunun üzerine ahzab suresi 53.ayet geldi:
"ey iman edenler! siz zamanını gözetmeksizin…peygamberin evine girmeyin. ancak davet edildikçe girin. yemeği yediğinizde de hemen dağılın. çünkü bu hareketiniz peygamberi üzmekte, ama o bir şey söylemekten çekinmekteydi. ama allah, doğruyu söylemekten çekinmez(…)"(ahzab suresi,53.ayet)
gördüğümüz gibi, muhafazid yine işi allah’a havale ederek bir yükten daha kurtulmuştur. sizce tanrı neden bu ayeti indirmiştir? sayısız kadın ve cariye evde doluyken ,sıralarını bekleşirken muhafazid'i müminler yok yere oyalamasın diyedir. muhafazid’ in tanrının bile çok önemsediği büyük görevini yerine rahatça getirmesi içindir. biz kafirler bile evimize gelen misafire, tek bir eşimiz olduğu halde hadi gidin, zırt pırt gelmeyin demiyoruz. kuran tüm zamanlara hitap ederken -ey iman edenler diye başlayan ahzab suresi 53.ayet bugün o seslenenlere ne ifade edecektir?
hafsa olayı
muhafazid, karıları arasında huzursuzluk ve kıskançlığa yol açtığı için, cinsel ilişkiyi sıraya sokmuştu. bir gün, sıra karılarından hafsa’dayken, ilişkide bulunmak amacıyla odasına gider, fakat hafsa’yı bulamaz. o sırada cariyelerinden marya ile karşılaşır. bunun üzerine marya’yı hafsa’nın yatağına yatırıp onunla ilişkiye girer. o sırada hafsa içeri girer ve ikisini yakalar. "ey tanrının elçisi! beni aşağıladın. benim günümde, benim sıramda, benim yatağımda bir cariyeyle yatıyorsun!" diyerek tepkisini dile getirir hafsa. bunun üzerine muhafazid "vallahi billahi marya ile bir daha yatmayacağım" diye yemin eder ve olay kapanır.(taberi, camiu’l beyan,28/102)
fakat muhafazid, yemininden pişmanlık duymuş olsa gerek ki, hemen ilgili vahiy gelmiştir:
"ey peygamber! karılarını hoşnut edeceksin diye, tanrı’nın sana helal kıldığını neden haram yaparsın?.." (tahrim suresi,1.ayet)
bu ayetin bu olayla ilgili olarak geldiği, tüm saygın tefsirlerde anlatılır. hiç mi aklınız almıyor koskoca tanrı muhafazid’ in cinsel hayatına müdahale ediyor. müdahale etmekle kalmıyor kurana geçen bu ayet bize hayatla ilgili ne gibi bir tanrısal ahlak örneği veriyor. tam tersi ahlaksızlık örneği. hem peygamber ol, hem bir sürü kadınla evlen, bir sürü cariyeyi yanından ekgib etme, hem tanrın seni bu ahlaksızlıklarını onaylasın, hem de kurana soksun bu ahlaksızlıkları.
kadın sırası
muhafazid, çok karısı olduğu için; karıları arasında kıskançlık olmaması için onlarla cinsel ilişkilerini sıraya koymuştu. fakat bu durumdan da pek memnun değildi. çünkü karıları içinde yaşlı olanlar olduğu gibi, bazı eşleriyle de, daha fazla birlikte olmak istiyordu. muhafazid’in her isteği olduğunda geldiği gibi, bu durumda da bir vahiy geldi ve muhafazid'in cinsel ilişki sırasını muhafazid'in istediği şekilde düzenledi.
"ey muhafazid! karılarından dilediğini geri bırakabilir, dilediğini öne alabilirsin…" (ahzab suresi,51.ayet)
muhafazid'in öğle uykusu
hucurat " hücreler" demek. muhafazid'in evinde dokuz hücre var ve her birinde bir karısı var. muhafazid cinsel isteği gelince bu hücreleri dolaşıyor.bir gün muhafazid öğle uykusundayken beni temim kabilesinden kalabalık bir heyet gelmiş ve evin arka tarafında durmuşlar. elmalılı'nın dediğine göre: "resulullah henüz uyuyordu, 'ey muhafazid! bizim yanımıza çık!' diye bağırdılar, bunun üzerine uyandı ve çıktı".
bunun üzerine hucurat suresi iniyor bakın allah sevgili resulünü uykudan uyandıran densizler için ne diyor:
(ey muhafazid!)
odaların arkasından sana bağıranların çoğu, aklı ermeyen kimselerdir.(hucurat suresi,4.ayet)
onlar,sen yanlarına çıkıncaya kadar sabretselerdi, elbette kendileri için daha iyi olurdu. allah, çok bağışlayandır, çok merhamet edendir.(hucurat suresi,5.ayet)
buyrun bakalım adamı öğle uykusundan edenler için ayet iniyor mu inmiyor mu? *
oruç zamanı cinsellik
muhafazid, ilk başta oruç zamanında cinsel ilişkiyi kısıtlamıştı. fakat müslümanların birçoğu bu yasağa uyamadılar. bunun üzerine muhafazid şu ayeti yazdı:
"…allah sizin nefislerinize güvenemeyeceğinizi biliyordu. bu sebeple sizi affetti. artık kadınlarınıza yaklaşabilirsiniz…" (bakara 187).
"muhafazid şehveti için evlenmiyordu, yardım için evleniyordu" iddialarına cevap
"ey iman edenler!siz zamanını gözetlemeksizin, bir yemeğe davet edilmedikçe, peygamber’in evlerine girmeyin. ancak davet edildiğiniz vakit girin. yemeği yediğinizde hemen dağılın, sohbete dalmayın. çünkü bu hareketiniz peygamber’i üzmekte, fakat o (size bunu söylemekten) utanmaktadır. ama allah, hakkı söylemekten çekinmez. peygamber’in hanımlarından bir şey istediğiniz zaman perde arkasından isteyin. bu, hem sizin kalpleriniz, hem de onların kalpleri için daha temiz bir davranıştır. sizin allah’ın resûlünü üzmeniz ve kendisinden sonra onun hanımlarını nikâhlamanız asla caiz olamaz. çünkü bu, allah katında büyük bir günahtır."(ahzab suresi,53.ayet)
muhafazid'in evlendiği kadın sayısının fazla olması ve inanmayanların bu durumu eleştirmesine karşı müslümanlar hemen savunmaya geçerler ve derler ki "o, şehveti için çok evlilik yapmadı. o dul kadınları bile korumak için almıştır." müslümanlar muhafazid'in hanımlarının çoğunun çaresiz dul hanımlar olduğunu söylemektedirler. fakat ortada bariz bir şekilde gözden kaçırdıkları nokta şudur ki, bu hanımların dul kalmasının nedeni de zaten muhafazid ve haydutlarının, yaptıkları baskınlarla, kadınların kocalarını öldürmeleridir. ayrıca;yukarıdaki ayette son bölümde bulunan cümle aslında çok küçük fakat bir o kadar da önemli bir ayrıntıdan bahsetmektedir. bakalım bahsettiğimiz cümlede ne diyordu allah:
"sizin allah’ın resûlünü üzmeniz ve kendisinden sonra onun hanımlarını nikâhlamanız asla caiz olamaz. çünkü bu, allah katında büyük bir günahtır."
şimdi bu cümlelerden anlayacağımız açık bir şekilde orada duruyor. ne demek istiyor:muhafazid ölürse ya da ayrılırsa eşleri ile evlenmeyiniz. çünkü o üzülür… o üzülürse allah affetmez.
neydi muhafazidin çok evli olmasına savunma: "hepsi ile ilişkiye girdiğini mi sanıyorsunuz. o dul kadınları bile korumak için almıştır!" o, kadınları ve dulları korumak için evleniyordu da kendi eşleri dul kaldığında durum neden değişti? şimdi o ölse onun eşlerini birileri "korumak istese" bunun nesi günah olacak? üstelik sünnet değil midir peygamberin yaptıklarını yapmak?
muhafazid, cinsel ilişkilere ne kadar zaman ayırıyordu?
o dönem araplarında "şehvet", "erkeklik gücü" en başta gelen bir özellikti. bunu gazali, ihyâu ulumiddin adlı ünlü kitabının "kitabu adabi’n nikâh" bölümünde uzun uzun anlatır. bir dolu örnek verir, ali’nin oğlu hasan’ın bir alışta "dört karı birden" aldığını, sonra çok geçmeden bunları boşayıp yenilerini aldığını, muhafazid’e bu torunu anlatıldığında muhafazid’in: "o, yaratılışta da huyda da bana benziyor!" dediğini, bu oğlanın, 200 kadar karı elden geçirdiğini anlatan bir hadise, muhafazid’in, "dünyanızdan bana üç şey sevdirildi" dedikten sonra bunlardan birinin de "kadın" oldugunu dile getiren bir başka hadisine ve daha nice hadislere, öykülere yer veriyor. (bkz. gazali, ihya- u ulûmiddin, arapça, 28-29 ) gazalî, felâk suresinin (diyanet’in çevirisiyle:) "bastırdığı zaman karanlığın şerrinden de o’na sığınırım, de!" anlamı verilen 3. ayetine "ve sertleşip kalkmış olan zekerin (erkeklik organının) bu duruma geldiği zamanki bastırmasının şerrinden de tanrı ya sığınırım, de!" anldıbının verilebileceğini, bu anlamı ibn abbas’ın verdigini; ünlü gizemci cüneyd-i bağdadi’nin (ölm. 910.) "yemeye, içmeye ne denli gereksinim duyuyorsam, cinsel ilişkiye de o denli gereksinim duyuyorum!" dediğini aktarıyor ve verdiği örneklerle "insanın rahatlaması için şehvetinin gereğini yerine getirmesinin önemini" anlatmaya çalıştığını belirtiyor. (bkz. aynı kitap, s. 27.) ... bunları konuşun panpa
Tümünü Göster