1. 426.
    -1
    erhan. girdi içeri söylene söylene elindeki poşetleri mutfağa zütürdü. içeri girdi ve pınarın oturduğu yere oturdu. küllük yanındaydı. hemen onu kaldırdım yanından... kahve içer misin diye sordum, içmedi. ben kendime yeni bi kahve hazırlayıp salona geçtim oturduk...

    hiç düşünmeden direk konuya girdi.

    dün gece, taneri niye dövdün?

    hasgibtir. işte şimdi sıçtım! ne diyeceğimi bilmiyordum, biraz önce sorsa bi şeyler uydururdum ama o sabah ki anı kurtarma yalanımı ekmek al diyerek kullanmıştım. aklıma bi şey gelmiyordu üstelik erhan karşımdaydı.

    niye dövdün amca oğlu? ne konuştunuz?

    sen gitmedin mi onun yanına? sormadın mı?

    sordum!

    ee?

    niye dövdün amcaoğlu?
    ···
   tümünü göster