http://fizy.com/#s/1fq1u7 ile yazıyorum..
gittim bolca ağladım. içtim. eve geldim, evde de içtim.
sarhoş bir şekilde yattım.
ertesi gün uyandığımda, yatağımının diğer yarısı boştu.
sanki cennetten bir elma kadar masumca bir şey için kovulmuş gibiydim.
ağlıyordum. sabah uyandığımda yatakta, belki de şu an huzurlu ve mutlu olan prensesim için ağlıyordum.
yastığımda kuru yer kalmamıştı.
beklemiştim oysa.
çocuğumuz olacaktı abi, yasemin. hani puseti pembe, odası mavi. kapısında kocaman çiçekli yazı ile yasemin yazacaktı.
sonra bizim odamız kırmızı olacaktı. perdeler ise koyu siyah.
kır düğünü yapacaktık biz abi..
karşılıklı göbek atarız işte kadirim demişti.
yüzüğümüzde, 16.10.2009 yazacaktı.
arabımıza
mutluyuz değil,
zaten mutluyduk yazacaktık.
bizim hayallerimiz vardı abi.
bizim, hayallarimiz vardı. iki çocuk, bir ev. bana elleriyle kurabiyeler yapacaktı.
işten gelince geçersin gene bilgisayarının başına:) ben de senin ağzına köpek öldüren (öyle derdim) kurabiyelerimi sıkıştırırım:) derdi bana..
sevmiştim abi..
inanmıştım.
işte, o'
demiştim.
biliyorum, ne zaman ağlasam
erkek adam ağlar mı. ben ikimizin yerine de ağlıyorum derdi.
ece,
şu an sana olan gözyaşı borcumu ödüyorum.
sen kendine iyi bak olur mu?
mutlu ol...