0
irlanda tarihi bugünkü irlanda Cumhuriyeti topraklarının tarih öncesi dönemlerden günümüze kadar uzanan tarihini kapsar.
Konu başlıkları
[gizle]
* 1 ilk ve Orta Çağlar
* 2 Protestanlığın irlanda üzerindeki etkisi
* 3 Birleşik Krallık dönemi
* 4 Bağımsız irlanda Cumhuriyeti
* 5 Kaynaklar
ilk ve Orta Çağlar [değiştir]
800 yılı civarından kalma el yazması Kells Kitabı
irlandalıların ataları olan Keltlerin irlanda Adasına Demir Çağı sırasında M.Ö. 8. - 1. yüzyıllar arasında yerleştikleri düşünülmektedir. Günümüzde daha çok Britanya ve irlanda ile sınırlı olan Kelt kültürüne o dönemde iber yarımadasından Anadolu'ya kadar Avrupa'nın her bölgesinde rastlanmaktaydı. Ancak Roma imparatorluğu döneminde Roma kültürü Kelt kültürünü zayıflatmış, ancak irlanda ve Britanya gibi Roma imparatorluğu'nun sınırları dışında kalan ya da sınır uçlarında bulunan bölgelerde etkisini sürdürebilmiştir. Romalılar irlanda'ya Hiberniya adını veriyorlardı. Yunan coğrafyacı Batlamyus M.S. 100 yıllarında yazdığı yazılarında irlanda'nın coğrafyasından ve orada yaşayan kavimlerden söz etmiştir.
Hristiyanlık irlanda'ya 5. yüzyıl'da ulaştı. Romalı Palladius ve Saint Patrick adaya 430'lu yıllarda gelerek Hristiyanlığı yaymaya başladılar. Ayrıca Latin alfabesini adaya getirdiler. Günümüzde Saint Patrick irlanda'nın koruyucu evliyası (Patron Saint) olarak kabul edilmektedir ve her yıl 17 Mart günü irlandalılar tarafından Saint Patrick Günü olarak kutlanır.
irlanda ilk defa 800 yılı civarında Vikingler'in akınlarına uğradı. 840 yılı civarında Vikingler irlanda kıyılarında Dublin dahil birçok yerleşim yerleri kurdular. Vikingler hiç bir zaman adayı tamamen ellerine geçirmediler ve etkileri 11. yüzyıl civarında ortadan kalktı. 1167 yılından başlayarak irlanda Normanların istilalarına sahne oldu. Bu dönemde ingiltere de zaten Normanlar tarafından yönetilmekteydi. ingiltere^'nin Norman kökenli kralı II. Henry irlanda'yı ele geçirerek oğlu John'a verdi. II. Henry ölünce John hem ingiltere kralı oldu, hem de irlanda kralı olarak kaldı. 14. yüzyılda ingiltere'nin etkisi azaldı ve Kelt kültürü ve irlandaca dili tekrar ön plana çıktı. 15. yüzyılda ingiltere'de çıkan Güller Savaşı ingilizlerin irlanda'yı gözden çıkarmalarına neden oldu.
Protestanlığın irlanda üzerindeki etkisi [değiştir]
irlanda Krallığı'nı kuran ingiltere kralı VIII. Henry
1532 yılında ingiltere kralı VIII. Henry'nin Protestanlığı kabul etmesi irlanda'nın kaderine kökünden değiştirmiştir. ingilizler, Galliler ve iskoçlar birer birer Protestan olmalarına rağmen irlandalıların çoğu Katolik kilisesine bağlı kaldılar. Bu durum günümüze kadar devam etmekte ve Kuzey irlanda'daki mezhep kavgasının temelini oluşturmaktadır. VII. Henry 1536 tarihinden itibaren gözlerini tekrar irlanda'ya çevirdi. ingiltere'nin sonra gelen hükümdarları olan I. Elizabeth ve I. James zamanında irlanda tamamen ingiltere'nin egemenliği altına girdi. ingiltere hükümdarları irlanda halkını Protestan yapmak için büyük bir çaba gösterdiler. Adaya ingiliz ve iskoç Protestanlar yerleştirek koloniler kurdular. Bu Protestanlar irlanda'nın aristokrasisini oluşturdular. Adadaki Katolik çoğunluk arasında bu Protestanlara karşı günümüze kadar süren bir hoşnutsuzluk ortamı oluştu.
1641 yılında irlandalı Katolikler ayaklandılar. Binlerce Protestan göçmeni öldürdürerek yönetimi ele geçirdiler. Ancak 1649-1653 yılları arasında ingiliz komutan Oliver Cromwell acımasız yöntemler kullanarak tekrar ingiltere'nin irlanda üzerindeki egemenliğini kurdu. Ayaklanmanın bastırılması sırasında irlanda nüfusunun üçte biri öldü veya sürgüne gönderildi. Katoliklerin elindeki bütün mallar ve topraklara el konarak Protestanlara verildi.
Gulliver'in Seyahatleri kitabını yazan irlandalı yazar Jonathan Swift (1667-1745)
1688 yılında irlanda bu sefer ingiltere'deki Katolik-Protestan kavgalarına sahne oldu. irlandalı Katolikler ingiltere'nin Katolik kralı II. James'i destekliyorlardı. ingiltere'deki Protestanlar II. James'i tahttan indirerek yerine Protestan yeğeni II. William'i geçirdiler. Bu durum irlanda'daki Katolikler ve Protestanlar arasında bir savaşa neden oldu. 1 Temmuz 1690 tarihinde yapılan Boyne Savaşı'nı kaybeden Katolikler tekrar büyük eziyetlere maruz kaldılar. 1707 yılında ingiltere ve iskoçya birleşerek Büyük Britanya Krallığı'nı kurdular. irlanda bu krallığın sömürgesi haline geldi.
18. yüzyılda Büyük Britanya Krallığı gücünü arttırarak imparatorluk haline gelirken irlanda daha ziyade bir tarım ülkesi olarak kaldı. 1740-1741 yılları arasında irlanda'da büyük bir açlık ve kıtlık dönemi yaşandı. 400.000 civarında irlandalı açlıktan yaşdıbını yitirdi. 1798 yılında Fransız Devriminden esinlenen irlandalılar tekrar ayaklandılar. Bu ayaklanmanın kanlı bir şekilde bastırılmasından sonra ingiltere irlandalıları hoşnut etmek için Büyük Britanya ve irlanda Birleşik Krallığı adı altında yeni bir düzen getirdi. Günümüze kadar gelen Birleşik Krallık adı bu kökene dayanmaktadır.
Birleşik Krallık dönemi [değiştir]
Daniel O'Connell
irlandalı yazar Oscar Wilde (1854-1900)
Birleşik Krallığın kurulmasındaki bir amaç irlandalı Katoliklerin dinsel özgürlüklerinin tanınmasıydı. Ancak Britanya kralı III. George buna izin vermedi. 1823 yılında Daniel O'Connell adında bir Katolik avukat Britanya ile kurulan birliğin yürürlükten kaldırılması için uğraştı ama başarılı olamadı.
1845-1849 yılları arasında irlanda tarihinin en kötü açlık dönemlerinden biri olan irlanda Patates Kıtlığı krizini yaşadı. Açlık yüzünden milyonlarca irlandalı yerlerini yurtlarını bırakarak ABD ve diğer ülkelere göç ettiler. irlanda'nın nüfusu 8 milyondan 4,5 milyona indi. Bu dönemde irlandaca dilinin kullanımı azaldı ve çoğunluk ingilizce konuşmaya başladı. 1886 ve 1893 yılları arasında Britanya başbakanı William Ewart Gladstone irlanda'nın kendi kendisini yönetmesini sağlayacak yasal değişiklikleri yapmaya çalıştı ama başarılı olamadı. Ülke Britanya'ya bağlı kalmayı savunan Birlikçiler (Unionists) ve bağımsızlığı savunan Ulusalcılar (Nationalists) olarak iki gruba ayrıldı.
Bağımsız irlanda Cumhuriyeti [değiştir]
Birleşik Krallık başbakanı David Lloyd George
1916 Nisan'ındaki Paskalya Ayaklanması'nın ardından gelen baskı döneminde, irlandalı gönüllüler IRA (Irish Republician Army, irlanda Cumhuriyetçi Ordusu) çatısı altında örgütlenerek Britanyalılar'a karşı bir gerilla savaşına giriştiler. ingiliz başbakanı David Lloyd George biri Kuzey irlanda, diğeri Güney irlanda için olmak üzere iki parlamento kurarak kontrolü elinde tutmaya çalıştı. Gerçekten, protestan Kuzey irlanda'da (Ulster) parlamento toplandı. Ancak Katolik Güney irlanda, ingilizlere ödün vermeyi reddetti. Bunun üzerine ingiliz başbakanı Lloyd George irlandalı yurtseverlerle görüşme masasında barış yaptı. Anlaşma sonucunda Güney irlanda uygulamada irlanda Bağımsız Devleti adıyla bağımsızlığını kazandı (6 Aralık 1921, ingiltere-irlanda Anlaşması). Kuzey irlanda ise Birleşik Krallık'a bağlı kaldı.
Fakat IRA'nın aşırı kanadı, Eamon de Valera'nın öncülüğünde, irlanda'nın bir bölümünü bağımsız, bir bölümünü de yeniden ingiltere'ye bağlı kılan anlaşmayı kabul etmedi. Bunu, bu anlaşmayı destekleyenlerin ve anlaşmaya karşı olanların savaştıkları bir iç savaş izledi. Sonunda IRA, irlanda'nın bölünmesine razı oldu. 1925'te gerçekleşen Bağımsız irlanda ile Kuzey irlanda arasındaki sınır belirleme görüşmelerinden sonuç çıkmadı. De Valera'nın Fianna Fáil partisi, 1927'de başbakan William Cosgrave'in hükümetine katıldı. 1932'de De Valera başbakan oldu ve Birleşik Krallık karşıtı bir takım ekonomik önlemler aldı.
II. Dünya Savaşı'nda irlanda tarafsız kaldı. 1948'de De Valera seçimleri kaybetti ve 1949'da irlanda Cumhuriyeti ilan edildi. 1951'de De Valera yeniden başbakan,1959'da ise başkan oldu. 1972'de bir referandum ile Roma Katolik Kilisesi'nin devlet üzerindeki etkisi ortadan kaldırıldı. 1973'te protestan Erskine Childers başkan oldu. Onu Cearbhall Ó Dálaigh (1974-1976), Patrick Hillary (1976-1990), Mary Robinson (1990-1997) izledi.
Tümünü Göster