0
Geldim lan kevaşeler
Ateşten gömlektir.
Göz göze gelindiğinde artan kalp atışları, nabız tansiyon dengesizlikleri, damarı yırtarcasına akan kan, el ayak titremeleri başlangıcın en büyük belirtileridir. ilk aşaması olmasına rağmen en heyecanlı iki zamandan birisidir. ikincisi ise işin müstehcen kısmına girmezsek şayet ilişkimiz başladıktan sonra ilk el tutuşması anıdır. Sanki hiç ayrılmayacakmışcasına o eller kelepçelenmiş gibi birbirine sımsıkı tutuşurlar ya, insanın elinden ter damlaları akar bırakamazsın, o an kalbine prangalar vurulmuştur işte.
Unutulmayan anlardan olarak ilk sarılma anı başta gelenlerdendir. Örneklendireyim bunu. Beşiktaş iskelesini bilenler vardır, sola bakarsanız boğaziçi köprüsü sağa bakarsanız kız kulesi ve iskeledeki banklar. Orda oturan bir çift görmüşüm ki içim eridi iki insan birbirine bu kadar güzel sarılabilir öyle bi ortamda güneş batarken. Ben unutamamışım yaşayan adam nasıl unutsun.
Bayan gözüyle nasıldır bilmem ama erkek gözüyle tariflendirmek mecburiyetindeyim. Sanki elleri pamuktan yaratılmış gibi gelir. Saçları ipekten gömlek yapsan olur o derecedir. O saçların arasından usulca aşağı kayan parmaklar daha güzel bir hissi yaşayamaz sanırım. Kokusu insanın burnundan gitmez, başınız yastığa değdiği anda koku burundadır. Kendim için söylüyorum bunu o koku burnumun ucuna geldiği zaman sanki yanımdaymışcasına kokuyu daha fazla alabilmek için uğraş veriyorum. Gözler kapandığında yüzü akıldadır. En güzel ten ondadır, en güzel bakış da.
Kolunun altına aldığında orda kaybolacak arkadaş. Kolunun altında dururken alttan beline öyle sarılacak ki yüreğinin derinliklerinde hissettirecek kenidini. Dünya onun etrafında dönecek gerekirse senin de eksenini kaydırsın.
Onunla hayatı paylaşırsın, sıkıntın derdin neyse paylaş, yediğin ekmeği, içtiğin suyu paylaş. Paylaş allah paylaş bitmez. Kendinden bişeyler katmak diye daraltalım. Onunla eğlenmek paha biçilemezdir, saçma sapan şeylere gülmek, romantik komedi filmler izlemek olay budur işte usta!
Ve hasretle beklemek. Özlemek, insan ailesinden bile fazla özleyebiliyor sevdiğini. Tek tek yazmayacağım yukarda bahsettiğim her şey ve unuttuğum her ne varsa an be an insanın aklındadır.
Çıkan anlaşmazlıklar.. zamanın ilerlemesi ve o heyecanın artık yerini sıradanlığa bırakması, aşktan daha önemli şeylerin de olduğunun farkına varılması yavaş yavaş "bugün ne yaptın" moduna geçilmesi işin sonunun yaklaştığı anldıbına geliyor.
Olayı toplamak gerekirse;
Eğer ki terk edilen taraftaysanız gerçekten büyük bir bitiş oluyor. Birlikte olunan zamanda elde kalan hatıralar, varsa yazılmış mektuplar, fotoğraflar ve sakladığınız ona ait her şeye sanki oymuş gibi davranmaya başlayabiliyorsunuz. Ayrıca insan o hatıralara kıyamıyor da tutkulu bir aşkın sonunda. Bunalım. kendini odalara evlere kapatmalar. aileye açıklanmayan şeyler. Çekilen aşk acısı şiddetine bağlı olarak insanın ömründen ömür zütürüyor bu bir gerçek.
Tekrar dönme çabaları, umut olmamasına rağmen denemek, bir şeyler yapmaya çalışmak, kaybetmek istememek genel pgibolojik haller. Ki ne kadar dönmek isterseniz o kadar olmuyor. Yeter ellerim paslanmış yoruldum, ya da kalbim paslanmış ki içinden cümleler çıkmıyor. Son olarak
Bana sorarsanız önemli olan bütün bunların ardından insanın saygısını kaybetmemesidir.
Tümünü Göster