1. 976.
    0
    ...

    Ebeveyni gibi hissettim bu sefer de kendimi,
    “hadi çocuum, akşam oldu, kalk artık, gece yatamayacaksın!”
    O elini yüzünü yıkarken ben o işi çoktan halletmiş,
    Kapıya yönelmiştim,
    -bakkaldan bi isteğin var mı diye bağırdım,
    -yok sağol cevabını alıp yazlığı özge’ye emanet edip çıktım dışarı,
    Ruhsal çöküntüden travma geçirmiş beyin başladı yine üretmeye yolda;
    Olmaz ya hani, gelecekleri tuttu, ben bakkaldayken bizimkiler geldi,
    Eve giriyorlar, karşılarında hiç tanımadıkları bi kız,
    Giyinik mi çıplak mı belli değil!
    önemli değil hadi, kız attık yazlığa da,
    "hani sen travma geçirmiştin, esra ceyhan izliyoduk daha geçen gün beraber" demez miydi annem!
    Ya da hazır kötü senaryo kuruyorum,
    En kötüsünü düşün;
    Popüler bir yazlık beldesindeyiz,
    filiz’in de haftasonu için gelmiş olma ihtimali sıfır değil
    onun da kafa dağıtması lazım sonuçta,
    yanında begümle aslıyla falan çıkıyo karşıma,
    bana ziyadesiyle kıl olan begüm de
    “aa hadi bize balık pişir sizde yiyelim akşam yemeğini” diyo,
    Evin halini düşündüm,
    “3rd world war trial!”
    Ya da
    “son akşam yemeği!”
    çaktırmadan mesaj atmak lazım özge’ye o anda!
    “televizyonun altındaki çekmecede çelik yelek var,
    Keleşin yedek şarjörleri de aynı yerde,
    3 kişiler, dikkatli ol!”
    Sanırım çok fazla kalmadı kafayı yemeye,
    Son günlerimi iyi değerlendireyim bari diye düşünürken girdim
    Benzinliğin içindeki markete..
    ···
   tümünü göster