bu da benim hikayem

#86

o gittikten sonra bulduğum ilk kafeye girdim hemen tuvalete geçtim. eroini tuvalete boşaltıp üstüne de sifonu çektikten sonra geçtim bir kahve daha söyledim. plan işlemeye başlamıştı ama düzenlemeler yapmam gerekiyordu üstünde. kahvemi içerken biraz daha düşündüm sonra kalktım denizlere gittim. sabah çok erken saatte buluştuğumuz için onlara da erken bir saatte gitmiştim o nedenle daha kahvaltı yapmamışlardı. oturduk beraber kahvaltı yaptık sonra ezgi dışarı çıktı bizde denizle başbaşa kaldık. deniz hala bana sinirliydi biliyordum o yüzden gönlünü almam gerekiyordu. gittim deniz'le konuştum, kendime zarar verecek hiçbir şey yapmayacağıma dair söz verdim o da biraz yumuşadı. o yumuşadıktan sonra beraber film izlemeye karar verdik, evde başbaşaydık nasılsa keyfini çıkartmak gerek diye düşündük * . tabi benim erkenden kalkmam bütün keyfe limon sıkmıştı çünkü filmi izlerken denizin dizinde uyuyakalmıştım. öğleden sonra öperek uyandırdı beni, antremana gecikeceğimi söyledi. o hatırlatana kadar tabi ben antremanı tamamen unutmuştum. hemen eve geçtim ordan da antremana gittim. antremandan sonra eve gittiğimde başak bizdeydi kaan'la yemek yapıyorlardı. bütün ısrarlarına rağmen bir duş alıp denizlere gittim, birazda onlar yalnız kalmalıydı. bu arada deniz'lere gittiğimde ezgi'nin morali hala bozuktu o yüzden ikisini de aldım dışarı yemeğe zütürdüm ordan da sinemaya geçtik. ertesi gün pazar olduğu için sinemadan sonra bir bara geçtik, ezginin keyfi yerine geldi denizde eğleniyor gibiydi ama ben yorgunluktan ölüyordum. dönüşte araba kullanamayacak kadar uykuluydum o yüzden arabayı deniz kullandı, bizde kal diye ısrar edince bende karşı koyamadım çünkü eve gidecek halimde yoktu açıkçası. çok yorucu geçen bir gün denizin kollarında sona ermişti, acayip huzurluydum...