1. 351.
    +2
    #77

    başta başak'ın kaan için geldiğini düşünüp pek umursamamıştım kısa bir hoş geldin sohbetinden sonra odama doğru yürümeye başlamışken

    dur utku, seninle konuşmaya geldim. dedi başak.
    kaan'da bende şaşırmıştık, arkamı döndüm geçtim salondaki kanepelerden birine oturdum ve başak anlatmaya başladı.

    utku çok konuştuk deniz'le hepimiz, çok üzülüyoruz halinize. o da mutsuz sen yokken sende mutsuzsun o yokken. biliyorum, sana karşı çok soğuk ama haklı olduğu noktalarda yok değil. sen kendi canını bu kadar rahat riske atabiliyorken onun ne düşünmesini beklersin. sana anlattığım için bunu çok kızacak belki ama denizin erkek kardeşi öldü 3 sene önce, adı umut. tıpkı sana benzediğini anlattı hatta ilk tanıştığınız gece bana söylemişti, çok benziyorlardı diye. o bir trafik kazasından sonra karşı arabanın sahibiyle tartışırken adamın bunu bıçaklaması sonucu öldü. şimdi kendini onun yerine koy, zaten sana her baktığında biraz onu anımsıyor, ailesinin erkenden dönme nedenleri her sana baktıklarında onu görmeleriydi söz döneminizde sana söyleyememiş, bir de sen üstüne bu kadar patavatsız davranınca kız dağılıyor...

    başak bunları anlatırken ben bambaşka dünyalara daldım. resmen öküzün tekiydim o an fark etmiştim ama neden deniz bana bunu daha önce anlatmamıştı? gerçi anlatsa bile ne değişecekti, bilinçli bir öküz olacaktım. biliyordum ki onu çok üzmüştüm, tekrar tekrar içindeki yaraları deşmiştim yaptığım davranışlarla ve o yüzüğü bana geri vermekten çok haklıydı. denizden özür dilemem gerekiyordu biliyordum ama resmen onun yüzüne bakacak cesaretim ve haysiteyim yoktu...
    ···
   tümünü göster