bu da benim hikayem

#71

efe şerefsizi resmen kızın ağzını burnunu dağıtmıştı. surat mosmor, gözler ağlamaktan kıpkırmızı, vücudunun görebildiğim yerlerinde çürükler... beynimden kaynar sular boşaldı amk, efe o an orada olsa *okuyan bayan panpalarımdan özür dilerim* giberek öldürürdüm o kadar kızgındım. içeri geçtiğimde bir süpriz daha vardı beni bekleyen, ela da nazlardaydı. tabi naz benim suratımdaki değişkliği görünce hemen yanıma yaklaştı ve çok pişman yaptığından dedi hemen. bende biraz daha insancıl bir surat ifadesiyle geçtim salona elaya selam verdim, naz geldi hemen dizime koydu başını bende içgüdüsel olarak saçlarını okşamaya başladım. *burası yanlış anlaşılmasın, naz'la ben her moralimiz bozuk olduğunda birbirimize bunu yaparız, hala hatta* biraz muhabbet ettikten sonra naz benimde orada olmamın verdiği rahatlıkla uyudu. naz uykuya daldıktan sonra odasına taşıdım, ela da üstünü başını giydirdi sonra salona yanıma geldi. tabi ben geçen seferden sonra baya temkinliyim soru sorarsa geçiştirme cevaplar veriyorum bir şey demezse konuşmuyorum falan. o arada geldiğimi denize haber vermediğimi hatırladım, telefonu açtığımda 3 tane mesaj vardı ve üçüde denizdendi.

1. mesajda: aşkım gidince haber ver.
2. mesajda: aşkım hala varmadın mı merakta bırakma beni ya.
3. mesajda: aşkımm?

demişti. salak kafam tabi ben naz'ın o halini görünce dünyayı unutmuştum bir anlığına. saati de unutarak hemen deniz'i aradım. bir kaç defa çaldıktan sonra uyku sersemi açtı telefonu.

hayatım uyandırdım kusura bakma saati unutmuşum dedim.
önemli değil aşkım dalmışım koltukta senin haber vermeni bekliyordum dedi gülümseyerek.
biraz konuştuktan sonra o yatmaya gitti bende salona geri döndüm. döndüğümde ela iki tane kahve yapmıştı, o kendininkini içmeye başlamış benimkini de sehpaya koymuştu. kahve için teşekkür ettikten sonra oturdum. bir süre sessizlik oldu sonra ela uykusunun geldiğini söyleyip yatmaya gitti bende efeye ne yapacağımı düşünmeye başladım...