1. 76.
    +1 -1
    Bu yazının her yeri mantık hatası dolu. Evrenin büyüyüp küçülmesi, ruhun varoluşsal sebebini tanrıya bağlanırsa, tanrının varoluşsal sebebi de başka birşeye bağlanır sonu gelmez felsefesi ( beni annem doğurdu o zaman tanrıyı kim doğurdu'nun entel yazılmış hali bu ama yine de idiotça bir felsefe- tanrının varlığı kendindendir diye birşey okumadın mı hiç?) , tümevarım yaparken tümdengelim, tümdengelim yaparken tümevarım yapmışsın. mesela kant'ın felsefesi, kendi varlığından yola çıkmaktı. çünkü kendi varlığından kesinlikle emindir her insan ama senin amacın bir yere varmak değil. o odur, bunlar bunu demiştir v.s. demişsin, sonuçta hiçbiryere bağlanmadığını sanmışsın. sonuç yazmışsın ya : isteyen istediğine inanır diye. asıl sonuç bu bilinmezlik değil : sen inançsızlığını meşru hale getirmek istemiş ve bu yazınla güya inançsızlığı meşrulaştırmışsın. yani bir sonuca varmışsın kendince. Ama işler öyle değil. Enerjimizi madde verdi ve enerjimizi maddeye teslim edeceğiz.* kimin uydurması mesela? şüphesiz ki biz sadece maddeden oluşmadık. enerjimizi de madde vermedi. bomboş bir odaya su toprak v.s. ne kadar madde varsa koysan, odayı kapatıp bir trilyon üstü bir trilyon yıl bekleyip odayı yeniden açsan insan mı göreceksin ? böyle saçma birşey yok.
    kıscası: insan algılayamayacagı bir evrende yasıyor. ne olursa olsun hiç şüphesiz insanın algısı dışında olan şeyler var. bunları kalkıp ta tanrı vardır tantı yoktur konusu yapmaya gerek yok. zira iman kalp işidir. islam'ın hiçbir açığı hiçbir makaleye konu olmamıştır. aksine 1400 yıl önce yazlmış kitapta ancak günümüzdeki teknoloji ile açıkça anlaşılabilen bilgiler yer almıştır. fakat bin tane farklı tevrat, binden fazla cesidi ile yahudi ve hristiyanları küçük bir çocuk bile çürütebilir. hikayeleri bitmez. aynı biyoloji dersine giren iki öğrenciden biri iman edip biri ateist olabilir. en basitinden tanrının kanıtlanmış varlığına kanıtlanamaz diyen insanlar, tanrının yokluğunu da kanıtlayabilmiş değiller. yani bu bir kalp işidir. çünkü bir tanrı varsa ve bizi, onu göremeyeceğimiz şekilde yaratmışsa, kimse görebileceğini sanmasın, işaret falan da beklemesin. sınav istedi ki onu algılayamayacagımız ve göremeyecegimiz sekilde yarattı, bu kasıntı neyin nesi? insan evrim benzeri bir sekilde olustuysa, masum bir kedi yavrusu gördüğünde duygulanmak, o zarar görürse üzülmek, onu eline alıp sevecek kadar sevgi besleyebilmek, masum bir hayvana eziyet eden birini gördüğümüzde ona öfkelenmek v.s. hisleri de madde mi oluşturdu ? hislermiz evrimle mi geldi ? iki hidrojenle bir oksijenin bir araya gelerek suyu oluşturması anlaşılır birşeydir ama atomların bir araya gelerek bana kahkaha attırması imkansızdır. gülmek, ağlamak, üzülmek, sevinmek... bunların hiçbiri evrimle falan açıklanamaz ya da başka birşeyle. Bunlar ancak oldukları gibidir, yaratılmıştır. çünkü insan bir trilyon üstü bir trilyon yıl yaşasa aynı anda hem gülerek sevinip, hem ağlayarak üzülüp, hem kederiyle durulup, hem neşelenemez. bunların karıştırarak yeni birşey elde edilemez.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster