1. 151.
    +2
    ...

    otuzbir çekerken annesine yakalanmış çocuk gibi,
    kafamı kaldırıp yüzüne bakamıyordum masadan,
    garson gelip siparişimizi alıp gittiğinde göz göze geldik,
    "yapma lan armut, bi tak yedin sıvazlama bari" der gibi bakıyordu,
    haklıydı,
    toparladım kendimi,
    hatamı daha büyük hatalarla derinleştirmemeliydim,
    kahvelerimiz geldikten sonra benden o halet-i ruhiye ile bi tak olmadığını anlamış olacak ki
    filiz girdi söze,
    -ben de senden etkilendim dedi,
    yüzü allandı yine,
    renklerimiz aynıydı şimdi,
    -senin için çok basit bişey olabilir, hatta belki haklı da olabilirsin ama daha senin hakkında hemen hemen hiçbişey bilmiyoken bu kadar yakınlaşmak benim için çok normal değil,
    önceki beraber olduğum kızlar geldi aklıma neden bilmem,
    çoğuyla ya ilk gün ya ilk hafta yatmıştım,
    el tutma ya da omuzuna el atma girişimlerimden hiçbiri sonuçsuz kalmamıştı
    ama aynı zamanda da hiç böyle bişeyler hissetmiştim,
    filiz herşeyiyle farklıydı,
    -yok, lütfen öyle düşünme, kesinlikle haklısın, ben çok aceleci davrandım, hata yaptım,
    -seni görmek, konuşmak, bişeyler içmek çok keyf veriyor bana da, yani sana olan hislerim benim de "arkadaşca" değil ama lütfen anla beni, anladığını düşünüyorum.
    -istemdışı başımı öne eğdim yine,
    -anlıyorum, gerçekten,
    kahvenin kaşığıyla oynayan elime bir el yaklaştığını gördüm kahveye bakarken..
    ···
   tümünü göster