1. 126.
    +3
    sanırım bu gergin durum kıymetlimi germişti.
    reyiz bana bakıyor, ben ondan kaçmaya çalışıyordum. aslında kaçmıyordum. her şeyi ona anlatma kararında gerçekten karar kılmış idim. sorun gibi görünen tek şey, esranın orada olmasıydı. hani misafirliğe gittiğinizde tuvaletiniz gelir. küçük tuvalet ise utana sıkıla da olsa bir şekilde yaparsınız. ama büyük tuvaletinizin gelmesi sizi belki de hayatta bir benzeri olmayan sıkıntıya sokar. halim, misafir evinde büyük tuvaleti gelmiş insan pgibolojisi ile özetlenebilirdi. ev sahibi esraydı ve o orada iken benim tuvalete gitmem imkansızdı.

    esra daha fazla dayanamadı. reyizden izin istedi gitmek için. tüm ilgisini bana vermiş olan reyiz biraz üstünkörü olarak peki tatlım, sen git geç kalma dedi. iyi günler dileyerek çıktı sevdiğim.

    evet panpalar, o heyecanlı an gelmişti. sıradan bir insanın, sıradan bir hikayesi iken o yaşa göre gayet itibarlı ve saygıdeğer bir kulağa gitmiş olan mmaceramın - gitmekten ziyade ilham olunmuş diyelim- geleceği adına önemli bir viraj idi. bunu rahatlıkla hissedebiliyordum. artık maçın son dakikasında kazanılan penaltıyı gole çevirmek ammacında olan bir forvet gibi olmalıydım. yani bizim reyiz ile yapacağımız konuşma benim adıma birçok şeyi zütürmek istediğim yöne çevirmeliydi. eğer burada hedefime ulaşamazsam bundan sonraki çabalarım yaydan çıkmış bir oku takip etmek kadar anlamasız olacaktı.

    kerkenez dedi reyiz. devdıbını getirmedi. sustu, üzgün bir yüz ifadesi vardı. büyük bir hayal kırıklığına uğramışcasına etrafa tavırlı bakışlar atıyordu. derin bir nefes alıp, gözlerimin tam içine bakarak devam etti. öğretmenler odasının kapısını işaret ederek, eğer şuradan çıktığımızda ben hala sana inanmıyor olurssam, sana olan inancımı, güvenimi ve sevgimi kaybedeceğim dedi.

    telaşlandım. hayır anlatacağım hocam demeye yeltendim fırsat vermedi reyiz. ben 5 dakikaya geliyorum, aklını başına topla ve geldiğimde her şeyi bana anlat dedi.
    ···
   tümünü göster