beyler çin izlenimlerimi anlatıyorum

duş aldım, giyindim. maillere bakmaya oturdum. sözlüğü açtım.

reyiz programında bir değişiklik olduğunu. en kısa zamanda pasaport scan'lerimi ve açtıracağım banka hesap numarasını ona iletmem gerektiğini yazmış. yapacağım işin detay kısmını da programı normale döndüğünde konuşacağımızı söylemiş. ne yapacağımı biliyorum bu noktada iş olarak ama bana yine de vermesi gereken bilgiler var.

tamamdır dedim. kahvaltı etmeden çıktık gabi ile bankaya gittik. vaktiyle para bozdurmak için gittiğim bankada 3-5 kişidenj fazla sıra görmemişken 20 kişiden fazla sıra vardı. bekledik allah bekledik. bekledikçe gabi gerildi, planının gerisinde kalacak çocuk. olum git dedim sen hallet işini, ben bi şekilde bulurum yolumu. yok dedi az kaldı zaten.

neyse sıramız geldi. ilk veznedar ingilizce bilmiyordu beni diğerine aktardı. o da allahtan gayet iyi konuşabiliyordu. baktık sıkıntı olmayacak gabi bıraktı beni gitti.

neyse sonra sorunsuz bi şekilde hesap açtırdım.

döndüm hostele. resepsiyona sordum, pasaportu scanleyecem var mı scanner? var dedi amk.

verdim, önce fotokopi çekti siyah beyaz sonra o fotokopiyi başka bi makinadan geçirerek scanledi. (pasaportu koyup scanner'in kapağını kapatabileceği bir makina yokmuş amk. fotokopiyi veriyor bir yandan, makina içinde onu tarıyor, öyle bilgisayara atıyor.)

sonuç pek iyi değildi tabiki amk. güzel çıkmamıştı scanler.

reyizin mail adresi olmadığı için bende caps sitelerinden attım capsleri. (adresinin olmaması konusuna hak veriyorum, her şey olabilir kimliğini gizli tutmak isteyebilir)

sonra içime sinmedi renkli baskı yaptırayım dedim işini görmezse bunlar. resepsiyona sordum yine mecbur nerde yaptırabilirim. otelin kartının üzerindeki krokiden bana bi yer tarif etti. saat 10'u biraz geçiyor ama leş gibi bir sıcak var.

burda hutong diyorlar etrafımızdaki mahallenin yapısına, gecekondu gibi varoş bir yer hayal edebilirsiniz.

sıcakla birlikte çöpler möpler kokmuş, ara sokaklarda yarım saat belki 45 dakika çocuğun tarif ettiği yeri aradım bulamadım. yoruldum amk.

sonra giberim böyle işi dedim ana caddeye çıktım. bir fotoğraf stüdyosu vardı. sıra beklerken baktım scannerları var.

sıram geldi sordum ingilizceleri yok. hareketlerimle anlattım pasaportu scanleteceğimi, onu da usb içine atmak istediğimi...

anladı. kaç para dedim.

40 yuan dedi pekekent cebimde 70 küsür yuan var son param...