orduda reform şart

osmanlı zamanında yunan, bulgar, lübnan isyanı çıkınca ordumuz girer bölgeye bir kaç ayda isyancıları yokedip bölgeyi temizlerdi. sonra rusya olaya müdahil olup ordularıyla kafkasyadan tunaya kadar kapılarımıza dayanır, ingiliz ve fransız donanmaları çanakkale boğazına dayanırdı. dünyanın en güçlü devletleriyle senelerce savaşan türk ordusu en sonunda bölgeye imtiyazlar vermek zorunda kalırdı. ve biz ordumuz niye bu kadar zayıf diye hayıflanırdık. o dönemleri de gerileme dağılma dönemleri olarak isimlendirdik kitaplarımızda...

şimdi pkk bir isyan başlattı, devlet özellikle 90lı yıllarda orduya her türlü yetkiyi verdi. sıkıyönetim ilan edildi bölgede. polis de yardım etti özel harekat birlikleriyle. kuzey ırak'a girildi defalarca. vurdular astılar kestiler. hala pkk yok edilemedi. üstelik osmanlı zamanındaki gibi ne rus orduları kafkaslardan üstümüze yürüdü ne avrupa ve amerika donanmalarını kıyılarımıza yığdı...

şimdi osmanlı ordusu güçsüz zayıf, cumhuriyet ordusu çok kahraman, pek başarılı öyle mi...

sizin bu kutsayıcı anlayışınız yüzünden kimse hesap sormadı, generallerde serdiler postu keyif sürdüler, ordu 5000 kişilik bir terör grubunu bile yok edemeyecek hale geldi. dünyanın en kalabalık ordularında maksimum 200 general varken bizim general sayımız 400e dayandı. üstelik kanunlarda en fazla 301 olacağı yazılı iken. bu generallerin en başarılı, dereceleri en yüksek olan 170 tanesi de ankara'da masa başında pineklemekle meşgul. 5000 albayımız var ama türkiyenin dört bir yanındaki karakollarda değil teğmen lise mezunu başçavuşlar komutanlık yapıyor...

sonuç olarak bir an önce ordu reformize edilmeli; savaşçı, profesyonel asker, karakolda kazasız belasız şu askerlik bitseydi diye gün saymayan gerçek askerlerden kurulu bir orduya kavuşmalıyız. yoksa halimiz beter olacak...