1. 26.
    0
    -devam ediyor-

    -10. bölüm-
    kantinde sıradayken melis gelirse sıradan çıkıp kaçıyodum. tenefüste sınıfta teksem melis gelince kaçıyodum. artık melis nerdeyse ben oradan çok uzakta durmaya çalışıyodum. bir gün bir matematik dersinden sonra zil çalar çalmaz melis yanıma geldi. "merhaba esp" dedi. heyecandan sesim titreyerek "merhaba" dedim. "bak esp, şimdi sen benden hoşlanıyosun di mi?" dedi. konuşamadım, kafamı evet anlamında salladım. "ben burak'tan hoşlanıyorum" dedi. çok kötü olmuştum. gözlerim dolu, dudaklarım titrek bir şekilde tekrar tamam anlamında başımı salladım. "benimle biraz konuş, geçen seneki gibi" dedi. başımla onayladım tekrar. melis gülümsedi ve gitti. o günden sonra melis her gün yanıma gelip benimle az az konuşmaya başladı. ben de az da olsa bişeyler söylüyodum. sene sonu yaklaşıyodu. sınıfta parti gibi bişey düzenleme kararı alındı ve son gün sınıfa teyp, cipsler kolalar, fantalar getirdi herkes. romantik bir müzik çalmaya başladı ve burak ile melis dans etmeye başladılar. çok kötü oldum onları öyle görünce. herkes tahtanın önünda dansederken, arka tarafa gidip kardeşim hakan'a "ben gidiyorum dostum, kendine iyi bak" dedim. sarıldık. sonra o kalabalığın içinden kimseye görünmeden bahçeye çıktım. demir parmaklıklardan atlayıp 5km yol yürüyüp eve geldim. annem karnemi sordu. "almadım" dedim. "nasıl almadın!" diye bağırdı azarladı falan filan. ama umrumda değildi onun azarları. birden ağlamaya başladım. annem bi anda yumuşadı. "noldu evladım?" dedi. olan herşeyi anlattım ve kız çocuğu gibi annemin omzunda ağladım. annem "oğlum boşver daha yaşın küçük aşk değil bu" falan filan dedi ama hiç bi fayda sağlamadı.
    ertesi sene 3. sınıfa başladık. fakat sınıfta melis'i göremedim. sonra öğrendim ki melis'ler ankara'ya taşınmıştı...

    -devam edecek-
    ···
   tümünü göster