selçuk üniversitesi ingiliz dili ve edebiyatı mezunuyum beyler anlatıyorum..
ingiliz dili ve edebiyatı.
en baştan söyleyelim zor bölüm. eğer edebiyata ilginiz yoksa, kitap, şiir, yazı okumayı ve çeviri yapmayı sevmiyosanız, bırakın tercih listesine yazmayı, yakınından bile geçmeyin derim.Öğretmen olmak isteyip de puanı yetmeyince dil edebiyat okuyan arkadaşlar da büyük hata yaparlar,ki zaten formasyon hakkı da kalktı artık, çok zor bi ihtimal dil edebiyat mezunu öğretmen olmak. Bölümün en zor yılları birince ve üçüncü sınıflarıdır. ilk yıl grammer, çeviri, konuşma gibi liseden kalma, hafif seviyesi yükseltilmiş derslerin yanında. ingiliz edebiyatına giriş, düz yazı ve şiirler, komposizyon ve okuduğunuz okula göre drama derslerini alırsınız. ingiliz edebiyatı dersine, ingiliz tarihçesiyle başlanır, taa anglo saxonlardan günümüze işlersiniz. düz yazı ve şiir derslerinde genelde ilk konu ya canterbury tales ya da beowulf'tur. ikisi de fena eserler değildir ancak anglo-saxon dilinde yazıldığı için ilk başlarda anlamakta güçlük çekersiniz, adamın canına okurlar. kompozisyon dersi klagibtir, yazma teknikleri, düz yazı çeşitleri vs. tabi seviyesi yüksektir, hocasına göre çok can yakabilir. Drama;
* tiyatroyu sevseniz bile, ilk yıl alacağınız drama dersi tamamen teknik olacağı için, çok can sıkar, çok can yakar, bütünde 200 kişi olduğunu bilirim. ancak daha sonra, yunan draması ve mitolojiye girdikçe tadından yenmez bi hal alır, tavsiyem ilk yıldan kasıp sonrasında zorluk çekmemektir. 1-2 bu şekilde geçer, 3.sınıf biraz daha taşşaklıdır, bu yıl ingiliz edebiyatının iyice derinlerine inmeye başlarsınız. bi taraftan da amerikan edebiyatı eklenir. amerikan edebiyat, ingilizlerin ki kadar korkutucu değil. dilleri hep daha sadedir, genelde azınlık edebiyatı yaparlar,ve romanları hep olay öyküsü olduğu için sıkmaz adamı.ama kolay değildir. amerikan edebiyatı şiirleri zordur, metaforlar, smililer havalarda uçar, incelemesi çok dikkat gerektirir. Genelde 3te başlaryıp 4te doruk noktasına ulaşacağınız adam da shakespear'dir. selçuk üniversitesinde
nezih onur) girer bu derse, şahsen
mina urgan)dan sora türkiye'de nu konuya en hakim insandır benim gözümde. tiyatro eserleri, dönem eleştirmeleri, öyküleri şiirleri derken akar gider. dil edebiyat fakültelerinde genelde tezsiz mezun olunmaz. son yıl bi de bitirme tezi istenir sizden, çok korkutucu gözükse de bir çok dersten çok daha kolayıdr tez yazmak raad olun.
gelelim
selçuk üniversitesine, kampüsü on numaradır. içinde tranway hattı geçer ve kampüs içerisinde beleştir. minübüsle ulaşım imkanı da var tabi. gökkuşağı gibi muazzam bir mekana sahiptir ki öğrencilerin yüzde %60 ı, günlerin büyük kısmını burda geçirir. ayrıca bosna hersek mahallesini de boş geçmemek lazım. üniversitenin tam karşısında konuşlanan avrupanın en büyük mahallesi. toplam nüfusu 100bine yakındır,ve 90 bini garanti üniversite öğrencisidir. apartmanlarda genelde kapıcılardan başka aile olmaz. kampüs ve üniversite ne kadar güzelse konya'da bir o kadar kötüdür. ortam sıkıntısı mutlaka çekersiniz. kafe, bar bulmak zordur, olanlar da apaçi kaynar rahatsız eder. ancak bosna saolsun, ev kiraları da pek pahalı olmadığından, alemler genelde evlerde yapılır..
varsa selçuk üniversitesinde okumayı planlayan mesaj atsan daha detaylı bilgi de verebilirim.
*
edit dil edebiyattan mezun olunca ne iş yaparız diyenler var,
formasyon hakkı kaldırıldığı için, devlette öğretmenliği unutun. özelde öğretmen olabilirsiniz. çevirmenlik yapabilirsiniz. zütünüze güveniyosanız, kpds, ales'e girip, üniversitelerde öğretim görevlisi olabilirsiniz, ki ingiliz dili edebiyatı açısından söylüyorum, çok fazla açık var üniversite kadrolarında. hiç bişe yapamadınız, basar parayı yurt dışında özel üniversitelerde yüksek lisans yaparsınız, yıllık 2.500-3000 euro civarı, döndüğünüzde ales olmadan özelde ya da alese girerek devlet üniversitelerine kapağı atarsınız.. işsiz kalmazsınız, en kötü gidip 6 aylık ekstra bir yabancı dil kursu görür herhangi bir dış ticaret şirketinde 1.500 lira maaşla çalışırsınız.