1. 1.
    -1
    bu arada annem benim üst baş çamurlu görmüş ya, kavga etti zannediyor okulda. biraz daha muhabbetten sonra soruyor annem, noldu, naptı bizim oğlan. kimle kavga etti? öğretmen kavga falan yok diyor, hiç bi şikayetim yok sizin oğlunuzla ilgili. ben sizinle tanışmaya ve bu cocuğun geleceğiyle ilgili konuşmaya geldim diyor.
    bu çocuğu askeri okula yazdırın diyor öğretmen. hem okul derdiyle uğraşmazsınız hemde devlette erkenden mesleğini eline almış olur diyor. benim gariban annem kapalı beyler. o zamanlar vardı öyle şimdi var mı bilmiyorum. yok diyor annem, kabul etmezler. benim başım kapalı, almazlar oğlumu oraya. canım ne var herkesin başı kapalı, bu türban değil ki diyor öğretmen. olsun diyor annem, almazlar.
    o sırada kapı çalıyor. koşup açıyorum hemen. babam. soğuktan kıpkırmızı olmuş yüzü, elleri dudakları çatlamış. gözünün içi gülüyor ama. elinde bi kaç bişi var, belli çalışmış bugün. alıyorum hemen elinde kileri mutfağa zütürüp bırakıyorum. nasılsın oğlum diyor. iyiyim baba, zeynep öğretmen bizde diyorum. hayırdır sıpa, naptın diyor. valla bişey yapmadım baba, askeri okula falan yazdırın diyor, ben gitmek istemiyorum ama baba diyorum. du bakalım bende bi konuşayım diyor babam, geçiyor odaya.
    beyler babamın öğretmene, doktora, polise, askere çok saygısı vardır. koskaca dağ gidi adam, babam, eğildi kendi yarı yaşında ki kadının elini saygıyla öpmek için. şaşırdı tabi öğretmen, aman estağfurullah falan deyip çekti elini. öğretmen bi anneme bi babama bi bana bakıyor.. yine boncuk boncuk gözler.. babam saygısından ayakta, oturmuyor. öğretmende kalkıyor ayağa, annem kalkıyor sonra ben. mal gibi hepimiz ayakta kalıyoruz çok kısa bi süre ahaha sonra babam buyrun oturun lütfen diyor.
    klagib hal hatır sorulmasından sonra öğretmen babama da söyledi anneme söylediklerini.

    "bu çocuğu değerlendirin, imkansızlıkların içinde kaybolup gitmesin, sizin ve bu çocuğun geleceği kendisine bağlı"
    ···
   tümünü göster