aziz kedi

severim aziz'i, ekşi dergi daha tam çıkmamış, ilk sayısı hazırlanırken buluşup fikir teatisinde bulunmuştuk. dünya efendisi bir çocuktur.

aziz kedi dünya efendisi bir çocuktur ama ben dünya hayvanı bir çocuğum.

bir akşam oturuyoruz arkadaşlarda, geyik olsun diye "benim arkadaşım televizyon makinesinde editör, davetiye ayarlayayım mı, gideriz, değişiklik olur" dedim. aziz kedi'ye bir telefon, ekgib olmasın hemen ayarladı davetiyeyi.

bakın gerçekten çok iyi bir insan bu aziz, ne kadar anlatsam az, tanımayan bilemez. gittik bağcılar'a, kanal d stüdyolarına arkadaşlarla, sanki kırk yıllık arkadaşım. program başlamadan, tuttu elimden, gideceğim yere kadar zütürdü, tam on buçukta girdik içeri, sabahın dördünde çıktık. programı anlatmıyorum, hatemi kardeşlerin katıldıgı programdı işte. sene 2006 filan olması lazım. esas iş dışarda, esas kapçık ağızlılığım, hayvanlığım, boş boğazlığım dışarda.

stüdyonun dışındayız, program o kadar uzun sürmüş ki bana fenalık gelmiş, mıy mıy mıy hatemiler yeter zaten, bitmek de bilmedi, ama ne diyeyim aziz'e, davatiye isteyen benim sonuçta. aziz'le vedalaşıyoruz artık. sus işte çenesini gibtiğimin bebesi, sus, "eyvallah" de, "allahaısmarladık" de, ikiyüz dilde ayrı ayrı veda cümleleri say ama o kadar veda et ve git.

aziz kedi : nasıldı, memnun kaldın mı abi ?
ben : süperdi gerçekten, inanılmazdı, çok teşekkur ederim, ekgib olma.
aziz kedi : eyvallah abi, biraz sıcaktı içerisi, artık kusurumuza bakma.
ben : ya iyiydi her şey aziz de, o ruh ikizi ile ilgili skeç bir taka benzemiyordu bence.
aziz kedi : abi o skeci ben yazdım.

hoppala?? ne oluyor? bir yavaşladı her şey. zaman mı durdu? aziz'in ağzı ağır çekim oynuyor o an.

"aaaaağğğğğğğğbbbbbiiiiiiiii ooooooooo sssssskkkkkkkeeeeecccccciiiiii beeeeeeeeeeeeen yyaaaaazzzzzdııııııııooooooaaaaaaaaam"

ben : -gözler bir anda koyu mat ve donuk bir ifade aldı, ne yaptım ben? sana ne, dıbına koduğumun çocuğu, skeç işte, sana neeeeee? sana ne? allah belanı versin- aaaa, hehe pardon ya...
aziz kedi : ne olacak abi? salla gitsin.
ben : ehe. ıııı, hadi eyvallah, çok geç oldu zaten. -o kadar- elini bile aceleden sıktım mı sıkmadım mı bilmiyorum.

o günden bugüne selam bile veremem aziz'e. ekgib olmasın her kurban mesaj atar cep telefonuma, onu bile cevaplayamam.