1. 1.
    0
    kız
    lisede karşılaştıydım böyle biriyle. daha doğrusu etkilendiğim kızın bu tür beklentileri olduğunu öğrenmiştim arkadaşlarından. ki genellikle ortaokul ve lise dönemlerinde görülüyorlar zaten. nadiren de olsa üniversitede de karşılaşmak mümkün.

    tip konusunda en yakın olduğum ünlü sevimli hayalet casper'dı dıbına koyayım. sordum arkadaşlarına var mı casper'a bi hayranlığı diye, yok dediler. olsa şaşırırdım zaten. mehmet günsur'u, haluk bilginer'i, nejat işler'i, kenan imirzalıoğlu'nu felan saydılar. bunlarmış hayranlık duydukları. ha bir de haşmet babaoğlu'nun sakallarından bahsettiler. kendinden değil ama bak, sakallarından sadece. böyle bir algoritma olur mu lan? sakal sevilir mi? mesele siyah beyaz tüylerin tek tende toplanması ise git zebraları kucakla, onları sev anasını satayım. doğallar en azından.

    hayır hoşlanmıyor olsam kızdan, üniformanı giberim senin deyip giderim; uğraşmam hiç ama gönül dediğin de söz dinlemiyor. e aynanın karşısına geçiyorum kenan imirzalıoğlu arıyorum yüzümde, haşmet babaoğlu sakalı arıyorum, nejat işler gülüşü arıyorum... yok. paradokslar aldı kucağına hoplatıyor resmen. saydıklarım manavda felan satılsa gidip kilo kilo alırdım ekmek çarpsın.

    + yarım kilo mehmet günsur duruşu at abi... şurdan biraz fikret kuşkan bakışı.. başka ne var? nejat işler gülüşü.. hah. ondan 2 kilo ver. yengen seviyor.

    şansımı eşşekler gibsin, çıkamadım işin içinden. gece uyumadan evvel onu düşünüyorum, boş derslerde herkes maç yapıyor ben fotoğrafına bakıyorum, dinlediğim müziklerde hep onun izi var... tüm riskleri göze alıp bir şekilde konuşmam gerektiğine karar verdim. gittim yanına okul çıkışında, bişeyler içelim zamanın varsa dedim. kabul etti. oturduk gibindirik bir cafeye. o dönemler cem adrian daha yeni yeni palazlanıyor; adını duymuşum ama özelliklerinden bihaberim. kız bana 2 saat onu anlattı lan. bıkmadı usanmadı anlattı vallaha. tamam dedim dıbına koyayım, hemen gidip cem adrian'a tapınıyorum bu gece. uyumadan evvel de 3 cem 1 adrian okurum, tam olur. tüm kötülüklerden korunurum. dalga mı geçiyosun diye sordu, yok dedim. kalktık evlere dağıldık. bi daha da anmadım adını. içimde yaşadım her şeyi. tek çıkar yolun bu olduğuna karar verdim çünkü. aksi bir durumda her gün ikişer saat birilerinin hayatlarını dinleyecek olsam korkarım ki saçının tokasını giberdim onun. çekinmeden yapardım bunu.
    ···
   tümünü göster