üçüncü dünya savaşı muhabbeti yapıyoruz

tankların, topların, tüfeklerin belki de nükleer bombaların patlamasından öte dünya çapında yaşanacak büyük ekonomik kriz sonrası yaşanacaklara bakmak lazım;
zira bu kriz sonrası bırakın savaşmayı, insanların skini kaldıracak halinin, isteğinin kalacağını düşünmüyorum. çünkü kaynak ve sömürge amacı ile yapılan iki dünya savaşının neticesinde doğan dengeler bozulmuş durumda. dengenin savaşla tekrar sağlanacağını düşünmüyorum. paylaşılan paylaşıldı ve bütün süper güçler kaynak kontrolünü rahatça elinin altında tutuyor.
din, milliyetçilik, faşizm gibi olgular insanların beyninde yavaş yavaş çürümek üzeredir artık panpalarım. insanlar huzur istiyor, yaşamak istiyor, mutlu bir gelecek garantisi istiyor kendilerine. en kötü durumda olan bireyler bile medyanın ulaşılabilirliği sayesinde bu hayale sahip. hepimiz öyle değil miyiz?
lakin egemen sınıfa baktığımızda (buna karnını doyurabilen, yaşamsal ihtiyaçlarını karşılayan bireyler diyelim) toplumsal baskı sebebiyle yalnızlığa itilmekte ve kendi dünyasında melankoninin dibine vurmaktadır. (bunun en güzel örneği biz değil miyiz zaten?)
kapitalizmin son çeyreğinde tek tip (tekel) sistemine geçileceğini yani her ürünün bir ana üreticisi olacağını ve nasıl yaşayacağımızı onların belirleyeceğini düşünüyorum. geniş açıda dünya düzenine bakan, araştıran ve okuyan panpalarım bana bu konuda hak verecektir. zira paranın gerçek sahiplerinin de amacı budur.