1. 1.
    0
    nufuzlu birey damitmasi bir cok acidan hatalidir. bernays'in nufuzunu manipulasyon yetenegi ve kabiliyetiyle almis olmasi gibi kronolojik neden-sonuc iliskisi icindeki uyusmazligini ve turevi karsi argumanlari gecelim, yapisal olan'a bakalim. bernays "nufuzlu birey" olmaklik ile var olmayan bir yapiyi, isleyisi yoktan yaratmamaktadir, dahasi bernays bu yapiya yeni kural, duzenleme ve devrim niteliginde donusumler de getirmemektedir. sadece ve sadece hali hazirda turlu ideolojik aygit, indoktrinasyon merkezince yapilmakta olan kitle manipulasyonunu daha etkin bir sekilde yapacak birey'i ve birey olmak iluzyonunu merkeze alan kolektif ve zimni bir yontem gelistirmektedir. kitle manipulasyonu ya da bernay'sin halkla iliskiler olarak yine halkla iliskiler jargon'una uydurarak ambalajladigi propaganda insanlik tarihi kadar eskidir. bu propagandanin isledigi kapitalist yapi da, bir onceki sistem'in yerine gectiginden beri vardir. bu sebeple filmi izleyip bernays'e ilenmek (ya da imrenmek) "bernays olmasaydi, bunlar basimiza gelmeyecekti" demek "tipki ataturk olmasaydi adin yorgo olurdu, uzulurdun" demek kadar, "hitler olmasaydi gulluk gulistanlik gecinip gidiyorduk, kapitalizm ne guzel isliyordu" demek kadar ekgib ve yanlis yonlendirilmis bir tarih analizi ile mumkun oluyor. bu tarihe yon veren onemli sahislara vurgulu, pehlivan tefrikasi kabilinde tarih analizi geleneginin de tesadufen zihinlerimizde olustugunu soylemek dogru olmaz.

    "uslup muhim" diyerek sana da inceden pas (ya da tas) attigimi gizleyecek degilim, ama o pasi sade bir "uslup muhim" bkz'i verip, kilcik atar gibi atmadim. "bireyim, ozgur secimlerim var" girizgahi ile yaptim, ki agabey bu ilk evvela, sana samimiyetimi ispat edemedigim ve etmek mecburiyetiyle sinirlandigim icin ilerlemeyen mahut tartismada, "--sen--- ---ben---den nefret etmissin, o yuzden sozluk elestirisi yapiyor gibi yapip, ---ben---i elestiriyor---sun---" soylemiyle alakalidir. buna yanit olarak "elestirinin merkezinde ---sen---" olmadigini sen gibi ozlugun de kurallarini, yonetimini ve isleyisini musterek tabiyet iliskisi icinde bulundugumuz sistem'den hiza aldigini, haliyle onun dogrulari ve yanlislarina uyumluluguna getirilmis bir kritigin sozluk orneginde cereyan etmesi oldugunu soyledigimde,
    "sana demiyorum, sisteme diyorum diyorsun, ahmet cakar taktigi uyguluyorsun" tipi ---sahsa yonelik degil sahis merkezli--- niyet ve karakter tahlillerine rucu edisimiz, ve bu fasit daireden cikamayasimizla, sistem'in isleyisini, ve mesruiyet endeksini taklit ederek "yonetici erk"lesen sozluk yonetiminin elestirsinde meselenin sen ve ben ile degil, biz ve tarihimiz ile tanimli ve anlamli oldugu gercegi ile dogrudan alakalidir. meselenin sen ve ben olmadigini, nev'i sahsina munhasir olaylarda taraf olan sen ve ben iluzyonunun iletisimi ve ortak eylemi baltaladigini soylemek maksadiyla bu ara pasini actim, gol atmaya calismis gibi gorunmus olmaktan korkarim.
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster