1. 1.
    0
    öncelikle ceteris paribus u ortaya koyalım:

    1- erkeksinizdir.(yani gay olmayıp aynı zamanda bünyenizde yeterli miktarda testosteron bulundurmaktasınız)
    2- kız tavlama yönünde eylemsel bir iradeniz mevcuttur. varsayımsal bir irade yeterli değildir. erkek; kızı tavlamayı gerçekten istemeli, iradesini bilinçli eylemlere dönüştürmelidir.
    3- tiksinti verecek derecede çirkin değilsiniz. "çirkin" kavrdıbının içeriğini herkes az çok bilir, izahata lüzum yoktur.
    4- nefesi kokacak derecede aç yani parasız değilsiniz.

    bu koşullardan biri dahi ekgibse yazının devdıbını okumanıza gerek olmayacaktır.

    şimdi genel-geçer hakikatleri sıralayalım:

    1- her kız tavlanabilir.
    2- kızların en temel isteği "tek" "eşsiz" "benzersiz" "güzel" ve "değerli" olmaktır.
    3- kızlar mutlak surette 2. maddede sayılan özelliklere sahip olduklarını düşünürler ve ona göre muamele beklerler.
    4- hiç bir kız mutlu değildir ve olamayacaktır. her daim zihinlerini meşgul eden, kafalarında dönen bir sıkıntı vardır. mutlu olduklarını kabul ettikleri anlar geçicidir, bu anı bir vehim olarak addederler.
    5- kızlar erkeklere cinsel manada ihtiyaç duymazlar.
    6- erkekler yalnızca iki durumda kızlar için bir anlam ifade ederler:
    a) 2. maddede sayılan özelliklere sahip olduklarının teyidini sağlamak
    b) 4. madde mucibince ruhları için ihtiyaç duydukları sıkıntı-sorun fasilitesini teşkil etmek.
    7- kızları tavlamanın tek yolu onların aklına girmekten geçer. akla girmek; gramaj itibariyle küçük beyinleri için bir "sorun", bir "gizem", bir "ilgi noktası", bir "çözülmesi gereken düğüm", bir "ihtiyaç duyulduğunda onaylayan" olmaktır.

    bu hakikatler, dediğimiz gibi, genel-geçer olup coğrafi, iktisadi, tarihi, pgibolojik ve sosyolojik şartlardan etkilenmez. erkek kişi, bu hakikatleri göz önünde bulundurarak olaya özgü şartlara göre davranışlarını biçimlendirerek sonuca mutlak surette ulaşacaktır. tafsilatlı izahata lüzum yoktur.

    süreci etkileyen ana unsurlar zaman ve yoldur. eğer "x" kızın tavlanması(kısaca "kız" şeklinde ifade edilir) ise formülümüz şu şekilde olacaktır:

    x = y * t yani:

    kız = yol * zaman 'dır.

    yol: tavlanmaya çalışılan kızın "yolluluk" değerini ifade etmektedir ve takdir ederseniz ki bu erkekten bağımsız bir değişkendir. yolluluk; kızın ilişki kurmaya olan meylini ifade eden bir değerdir. bir yol, iki yol, yarım yol, tam yol bandında değerler alabilir. (marjinal yolluluk, ortalama yolluluk gibi kavramlara entryin pedegojik kapsamı itibariyle değinilmeyecektir)

    zaman: kızı tavlama için çaba içinde geçirilecek birim zamanı ifade eden bir değerdir.

    formülden de anlaşılacağı üzere bir kız ne denli yollu ise harcanacak zaman birimi düşecek, aksi durumda ise zaman birimi artacaktır. zaman biriminin "0" olduğu formülde x=motor değerini verir.

    işin matematiksel ve dolayısıyla evrensel boyutu yukarıda açıklandığı gibidir. hadisenin etik boyutu kişiyi ilgilendirmekte olup erkek; özgür bir varoluş olarak bu yola girip girmeme yönündeki kararını kendi verecektir.

    bu satırların yazarının naçizane fikri ise; dünyanın kendi etrafında döndüğü zannına kapılmış bu insan türü için hiç ama hiç bir şeye değmeyeceğidir. gam almaya gelmeyip kâm almaya geldiyseniz hayata; muhabbeti kovalamak, huzur’un peşine düşmek evlâ olandır. gelgelelim muhabbetin balı kimi zaman gözlerinize dikilmiş bir çift gözdeki ışıltıdır.
    ···
   tümünü göster