dedemi köyde eşek sikerken yakaladım

köydeyim. sabah ezanı saatleri. çilli horoz öttü ötecek...

ağaçların arasındaki köy evinde bütün ailenin yattığı sobalı odadayız. yorganın altında millete yakalanmadan 31 çekiyorum, bacaklarıma kramp girmiş, daha uyuyamamışım gözlerimi açamıyorum. 12 kişi bir odada yattığımız için osuruk kokusu, ter kokusu, ayak kokusu ve kesif apış arası kokusu odaya hakim. öyle ki en kral tütün kolonyasına taş çıkarıyor. yer minderleri adeta kokudan şaraplanmış. son postayı attıktan sonra tuvalete gideyim sonra da yatayım diye karar kıldım.

bilirsiniz köy evlerinde tuvalet dışarıda olur. o yorgunlukla ve oda kokusunun verdiği baygınlıkla tuvalete doğru homurdana homurdana gittim. ahıra doğru baktım kapı açık lamba yanıyor. dedem yaşlılıktan olacak ki lambayı söndürüp kapıyı kapatmayı unuttu heralde diye düşündüm.

kafamı ahırın kapısından sokmamla dedemin takkesini görmem bir oldu. arkası dönük bir şekilde işine konsantre olmuştu. yeşil, giyilmekten ve eşeğin zütüne sürtülmekten tak gibi olmuş kumaş pantolonundan tanıdım. dedem eşeğin önüne saman koymuş onu bir yandan oyalıyor, öbür yandan eşeğin arkasına geçmiş afedersiniz eşeğin avret yerlerini okşuyor, tüylerine dil atıyordu. eşek de tecrübe sahibi dedemin sex oyunlarına karşılık veriyor hem anırıp hem de afedersiniz osuruyordu. bu manzarayı kaçırma gibi bir niyetim yoktu. gece boyu 31 çeken benim önümde gerçek bir sex filmi oynuyordu. oyuncular ise hiç yabancı değildi. dedem ve süt taşımada kullandığımız biricik eşeğimiz.

ben vakit kaybetmeden ahırdaki yerimi aldım. bu sırada dedem pantolonunu indirdi. gördüklerim karşısında şok oldum. inanamıyordum! dedemin zütü tertemizdi. soğuktan ve ihtiyarlıktan pörsümüş, ve yine ihtiyarlıktan zütünün kılları kadayıf olmaktan ziyade dökülmüştü. zütünün sağ ve sol yanaklarında bir iki yanık izi vardı o kadar. derken dedem malafatını çıkardı ve eşeğin kuyruğuna sürmeye başladı. usta bir kasabın bıçağı bilediği gibi o da gibini eşeğin kuyruğuna sürtüyordu . konik başlı gibini zamana inat 10 saniyede dimdik hale getirdi. gözlerim yuvasından çıkacak gibi oldu. dedem gibini kaldırır kaldırmaz eşeğin dıbına dayadı. arkadaşlar allah sizi inandırsın dayamak o dayamak. eşek acıdan olacak ki 2 metre ileri fırladı. dedem eski toprak tabi. alışık bu manevralara. ani bir refleksle eşeği tutup gibine doğru çekti ve gidip gelmeye başladı.

bu sırada benim uykum geldi ve oracıkta uyuyuvermişim beyler :(

eşeği böylesine güzelce gibebildiği için 86 yaşındaki hacı dedemle gurur duyuyorum beyler. bu gurur herkese nasip olmaz.

bir de bunlar var:

(bkz: van gölü sahillerinde zenciyi gibis hikayem)
(bkz: yildirim demirorenin cenesine halleniyorum hikaye)
(bkz: televizyon tamircisi ibrahim abiyi gibiş hikayem)