1. 26.
    0
    @1 al panpa kendi yazım:

    Demokrasi kelime anlamıyla;yöneticilerin seçimle iş başına gelmesi, herkese eşit hak, adalet,eğitim ve eşit ücretlere tabi tutularak iş görmesidir.
    Günümüzde uygulanan demokrasi bu tanıma ve demokrasinin özüne hiç bir şekilde uymamaktadır. Emperyalist dünyada demokrasinin varlığı göz boyamadan ibarettir. Yani demokrasinin özüne girmeden sadece biçimsel yönüyle uygulanır. Emperyalist dünyada ki demokrasi, yöneticilerin seçimle iş başına gelmesi, parti,dernek, vakıf gibi örgütlenmelerin kurulmasında tanınan özgürlükler demokrasinin biçimsel yönünü oluşturur. Oysa demokrasinin oyu tamamen başkadır. Tam demokratik bir toplum düzeni ancak ve ancak sosyalizm ve ardından gelen komünizm zaferiyle mümkündür.
    Kapitalizmde işçi ve köylü sınıfı sömürülmektedir. Bireyin kendisini ve ailesini gıda, barınma ve kültürel anlamlarda geçindirebilmesi için eline belli bir miktar ücret geçmesi gerekir. Bunu karşılayabilmek için yani hayatta kalabilmek için kendisini kapitalizmin sömürücü dünyasına atar. Görünüşte yani biçimsel anlamda bireyin sahip olduğu iş gücünü satması, kapitalist dünyanın da bunu satın alması gibi basit bir alışveriş olarak görülebilir. Fakat olayın özü tamamen farklıdır:bireyin paha biçilemez iş gücüne karşılık aldığı ücret devede kulak kalmakta. Çünkü bireyin sattığı iş gücü kapitalist dünyada elit sınıfların kâr oranını yüksek meblağlarda artırırken, kendisinin çoğunlukla daha aşağılara inmesi, en iyi ihtimalle yerinde sayması kaçınılmaz oluyor. Yani emperyalist ve kapitalist dünyada uygulanan demokrasi sadece zenginlere demokrasidir.
    Ülkemizde de durum bundan çokta farklı değildir. Ekonomik olarak çok iyi bir şekilde büyüdüğümüzü söyleyen yöneticiler ya toplumda sürekli artan işsizler ordusunu, esnaf ve köylü kesimin borç batağında boğulduğunu görmemekte ya da az önce de dile getirdiğimiz gibi demokrasinin sadece zenginlere ve elitle yandaşlara uygulandığını ispat etmeye çalışmaktadır. Kapitalizm ve emperyalizmin kölesi olan toplumlarda olduğu gibi ülkemizde de zengin gün geçtikçe daha da zenginleşmekte, fakir daha da fakirleşmektedir.
    Daha önce de bahsettiğimiz gibi demokrasi, özünde yatan demokrasi şeklinde uygulanabilmesi için sosyalizm gerekli ve kapitalist dünyada burjuva-proletarya savaşının kaçınılmaz sonucudur. Çünkü sosyalist toplum düzeninde proletaryanın sattığı iş gücünün karşılığını tam olarak alabilmekte, köylü kesimin üretimi teşviklenmesiyle un ülkedeki tüm kurumların devlet tekelinde olmasıyla da ekonomik bağımsızlık sağlanmaktadır. Toplumun her kesiminin de yönetimde tam anlamıyla söz sahibi olabilmesi de bunu olanca gücüyle pekiştirmektedir...
    Tümünü Göster
    ···
   tümünü göster